Bir programda Emin Işık hoca anlatmıştı: Mehmet Akif ezanı hiç oturarak dinlemez, hürmeten ayağa kalkarak dinlerdi. Allah'da onun yazdığı İstiklâl Marşı'nı hep ayakta dinletiyor.
Merhum MuhsinYazıcıoğlu davasında yargılama başladı.İşte kan donduran iddialar:
İsmail Güneş'in GSM sinyal bilgisi yer tespiti için saat 16.00'ya kadar bildirilmemiş
Kriz merkezi 23.30'da aranacak alanı daraltan teknik bilgileri ertesi günün kurtarma planlarına bile eklememiş❗️
Ne diyordu Ömer Lütfi Mete ağabey: "En mükemmel dinle şereflenip en hayırlı ümmet olarak seçildiklerine inananlar kendilerini aciz ve çaresiz hissedemezler."
105 yaşındaki neneye uzun yaşamın sırrını soruyorlar. Nene, samimiyetle "çok mu yaşamışım yavrum" diyor. Bu diyalog umarım bir şeyler anlatabiliyordur.
İsmet Bey: "Türk deyince akla bir karakter, bir vasıf, bir duruş, bir hayatiyet, bir hayâ, bir haysiyet gelir. Soy, sülale, kavmî taallukat gelmez." derken dalga geçiyordunuz.
Karacaoğlan'dan " Harâmî var diye korku verirler / Benim ipek yüklü kervanım mı var" Çobanoğlu'na "Korkulası kuşlardan çoğu beni yemedi / ben çünkü hiç kirazın en irisi olmadım" tevarüs eden bir ruh, bir hayatiyet, bir duruş var.
Katıldığı TV programında bir hayalini şöyle dile getiriyor: "...ama bir şeyi hep özlüyorum. Bir türlü gerçekleştiremedim. 1 saat söğüt gölgesinde uyumak." Rahmet olsun..
Namaz önü Erzurumlu vaizden nokta atışı: "Teknolojinin bütün imkanlarını kullanabiliyor fakat eve gelen bir misafire hoş geldin demeyi bilmiyor. Evde annesine babasına kök söktürüyor fakat dışarı çıktığı vakit tavuktan korkuyor. Düşünün böyle bir nesil."
cenaze namazında imam "mevtayı nasıl bilirdiniz?" diye sorunca, fethi gemuhluoğlu; "imam efendi o musalla taşı musalla taşı olalı böyle er kişi görmedi" diye cevap verir. cümlesine rahmet olsun. fotoğraf "bin cihana değişmem/şu öksüz türklüğümü" mısralarının tezahürü olmuş.
Rahmetli "Allahsız Müslümanlık" demişti de görmezden duymazdan gelmişlerdi. Muhabbetiyle hatırlar samimiyetine şahitlik ederim. Allah ondan razı olsun..