Acaba ben kötü biri miyim vs. diye şüphe ediyorsanız, muhtemelen değilsiniz. Çünkü, gözlemlediğim kadarıyla, kötüler ya kötü olduklarının farkında değiller ya da bu durumdan rahatsız değiller. Hiçbirimiz melek değiliz tabii, ama kasıtlı “kötülük” başka bir şey.
Yürümek… Aklıma Murathan Mungan’ın şu pasajını getirdi. “Yürüyüp geçeceksin, hep yürüyüp geçeceksin. Ben öyle yaptım. Hep yürüdüm. Herkesin her şeyi anlamasını bekleyemezsin. Sen yürüyüp gideceksin. Anlayan anlayacak, anlamayan anlamayacak; dünyanın hepsine yetişemezsin ki!”
Kendini değersiz hissettiğin zamanların üzülme süresi vardır.O süre bittiğinde kendine saygı duyman gerektiğini öğrenirsin, mantığın konuşur. Kendine saygı duydukça, hak etmediğine inandığın, değersiz hissettiğin yerden kalkıp gitmeyi öğrenirsin. Yürümeyi öğrenmek böyle bir şey
Bazı insanların “ruhunun denize kıyısı var” gerçekten. Onlar size sadece varoluşlarıyla, duruşlarıyla ve hatta gözleriyle bile dünyanın hala güzel ve yaşamaya değer bir yer olduğunu hatırlatabiliyorlar…
Kişisel hayatımda da, mesleki hayatımda da uzunca zamandır gözlemlediğim bir şey var. En çok kim işine gelmeyen bir durum olduğunda; başkalarını “psikolojik olarak sıkıntılı, manyak, deli” olarak yaftalıyorsa; en büyük sıkıntı aslında onda. Kendi, elbirliğiyle örtülen,
Türk kadınlarının yüzde 99’unun babalarıyla ilişkisi kötü, kopuk ya da mesafeli. O yüzden sağlıklı sevilmeyi bilmiyorlar. İyi davrananı bir süre sonra değersiz görüyorlar. Bana değer veriyorsa pek de matah değildir. Süründürmesi, en azından psikolojik olarak tartaklaması
Psikolog olmadığını, psikologdan çok psikoloji ile ilgili konuştuğunu söylediğim için beni engellemiş. Geçen sene söylemiştim gerçi ben bunu ama. Popüler olmakla, bilgili ve işinin ehli olmayı ne zaman ayırt edebileceğiz acaba? Bir de Aşkım Kapışmak var bu bey gibi …
#liyakat
Kendisini klinik psikolog sanan bir PDR mezunu, yüksek lisans olarak ne okursan oku, lisansın psikoloji değilse yasal olarak psikolog değilsin. Yalan söylemek, yasa dışı çalışmak, etik ihlali yapmak kişisel ve mesleki ahlak meselesi… Umarım kimseye zarar vermiyordur.
Tüm zehrini saçtıktan sonra,
“iyiliğin için söylüyorum” diyen o aşırı empatik insanla, konuşmaya “yanlış anlama ama” minvalinde bir girişle başlayıp ağzına geleni söyleyen o ince ruhlu insan ölümüne kapışır. Niyet açıktır.
Bir psikiyatristin, psikologların ne yapıp ne yapmayacağını buyurması ve
doktor-hemşire ilişkisi ile aynı olduğunu savunması en kibar haliyle kendini bilmezlik ve tribünlere oynayan bir büyüklük hezeyanıdır.
@eceuner12
Ece’cim gururumuzsun. Bu coğrafyada, özellikle son dönemlerde; kadın olmanın, başarılı olmanın, Atatürk’ü sevmenin cezası hiç bitmiyor.
“Hiç düşmanın yok mu?
Bu nasıl mümkün oldu?
Demek ki ya gerçeği hiç söylemedin,
ya da adaleti hiç sevmedin.”
Santiago Ramóny Cajal
#korkma