Türkiye'de kuantum işlerine dair uzun bir bilgiseli yapayım istedim, hep seçim, siyaset, ekonomi ve komploculukla hayat geçmez malum.
1) 2019 yılında ODTÜ STPS bölümünden "Current state of quantum information technologies in Turkey" başlıklı yüksek lisans tezimi yayınlamıştım.
İstanbul'da 24k maaşla haftada 60 saat yoğun fiziksel emek gerektirecek ve hiçbir ilerleme imkanı olmayan işte çalıştıracak personel bulamadığına şaşıran insanlar olması çok şaşırtıcı.
arkadaşım 6 aydır Balat'taki cafesinde çalıştıracak garson bulamıyor. günlük 800 TL yövmiye + sigorta + yemek +yol şartları. gelen 3-4 gün sonra gidiyor. sanırım herkes yazılımcı, sosyalmedya fenomeni, topçu, müzisyen olup kısa yol arıyor. da işte cin başka peri başka
Çağrı'yı seversiniz sevmezsiniz, egosu vardır yoktur, ideolojiktir değildir ayrı hikaye ama Türkiye'de evrim kuramı efektif olarak yasakken evrim odaklı bir popüler bilim platformunun başarısı başlı başına bir değer. Bu kadar kolay insan ve emek harcamak akıllıca bir iş değil.
Elektrikli araba alıp onu gündüzleri yenilenebilir elektrikle değil akşamları ev elektriğinizle şarj ederseniz dizel araçtan daha fazla karbon ayakizi oluyormuş 😅
Böyle şeyler demeyin arkadaşlar, komik oluyor. Saat 11'de pub kapatan Londra, 12'de festival bitiren Berlin metropol değil sizin Kadıköy'deki rüşvetle alkol ruhsatı alabilenlerin mekan açmayı başardığı yerler mi metropol sadece?
Mesken bölgesinde gürültüde saat sınırı medeniyet.
Bu zihniyet metropolde değil , köyde yaşamalı.
Büyük kentlerin gürültülü , 24 saat yaşayan birer organizma olduğunu ayağında çarığı kafasında kasketi olan adama anlatamazsın. O kostümler çıkar , zihin değişmez.
Faşizme yeni kılıfları da hazır.
Şöyle videoları görünce eskiden inanmazdım (çok dezenformasyon var bu konuda). Sonra bir konferans için Oslo'ya gittiğimde ergen siyahi bir bebe sırf itlik olsun diye tramvayın kapılarını tuttu ve herkesi 10 dakika rehin aldı. Öyle salak gibi 10 dakika bekledik bebenin keyfini.
İzmir belediyesindeki torpil kıyas olarak Menzil tarikatında falan vardır anca. Piyasada rekabet etmek istemeyen veya edemeyen CHPli ailelerin çocuklarına safety net o belediye. Sonuç olarak Ege'nin en güzel yerinde 4 milyonluk bir köy olmanın ötesine geçememiş bir cevher oluyor.
İngiltere'deki üniversiteler: Türkiye'den gelen öğrencilere psikolog desteği sağlayayım, yakınları kayıpsa dışişlerine ulaşmalarına yardımcı olayım, destek için fundraising yapayım.
Almanya'daki üniversiteler: Yani şimdi dünyada bir sürü şey oluyor, her olayda mail mi atacağız.
@benneizledim
Gerçekten çok garip insanların yorumları. Arkadaşlar erkek de olsanız vermeyin insanlara telefonunuzu. Sabit hatlı büfeler var, ankesörlü telefonlar var. Tüm siber işlemlerinizi authenticate eden cihazı sokakta rastgele birisine vermenin hiçbir rasyonel açıklaması yok. Yapmayın.
Yurtdışına okumak veya yaşamak için çıkan neredeyse herkesin fark ettiği ilk şeylerden birisi Türkiye'de sağlık sisteminin ve bürokrasinin ne kadar 'kolay' olduğu. Daha iyi değil, daha kaliteli de değil, ama çok daha kolay.
Her şeyi frictionless yapmaya çalışanlara ders olmalı.
Eğlenceli detay: Almanya'da odun yakmak "yenilenebilir enerji" sayılıyor. Baya baya palet, odun vs. alıp evde sobada yakıyorsunuz, kayıtlara "yenilenebilir enerjiyle ısınan hane" olarak geçiyor. Millet de istatistiklere bakıp sanıyor ki elektrikli ısı pompalarıyla döşeli Doçland.
Bir fikir vermesi bakımından:
-Almanya'da senelik köpek sahipliği vergisi var.
-Hayvanını sokağa atana 25.000 € civarı para cezası var.
-Sokaktaki hayvanları barınağa götürüp kısırlaştırıyorlar.
Türkiye'deki hayvanları koruma kanununu kim yazdıysa ülkeye büyük kötülük etmiş.
Türkiye'nin bile Almanya'ya kıyasla kWh başına üretilen CO2'da çok daha temiz bir ülke olduğu gerçeğini lütfen birileri sabah akşam Almanların yenilenebilir enerji dönüşümünü öven TR çevrecilerine bir aktarabilirse Twitter'da kafamız biraz rahatlayabilir -
O kadar güzel bir gözlem ki, Türkiye'de kalite beklentimiz olmadığı için kimse de kaliteli ürün/hizmet sunmuyor. 3-5 milyon TL'ye ev alınıyor elektrik tesisatına veya ses yalıtımına bakılmıyor. Bir ton para bayılıp et alınıyor, ama kasap dahil kimse etin kalitesinden anlamıyor.
Oppenheimer'ı IMAXde izliyorsun, "the most prestigious appointment" altyazıda "en prestijli randevu" diye çevrilmiş. Insan hiç mi düşünmez adama iş veriyorlar neden randevu demiş olsunlar diye.
Her beyaz Türk bir gün AB'nin Türkiye'ye ve Türk halkına nasıl sürekli köpek çektiğine şahit olacaktır. Bundan çıkaracağı dersin "memurlar fakir değil mi niye pasaport veriyorsunuz" olması ilginç olmuş tabi.
Vize krizi çığrından çıktı. İş insanları toplantılarına gidemiyor, fuarlara katılamıyor. Kimse vize alamıyor. Bu arada 10 binlerce memurun ve ailelerin (eş/çocuk) yeşil pasaportu var. Dümdüz soruyorum;
NEDEN? +++
Türkiye'de hayvan sevgisi üzerinden yapılan erdem sinyallemenin ve kişilerin kendilerine ahlaki üstünlüklerini kanıtlama çabasının boyutu çok enteresan düzeylerde.
Dünyanın en zenginlerinin kendi çıkarlarını korumak için kurduğu lobi grubundan birilerinin çıkıp gururla "we own the science" demesi. Ortada komplo falan yok, her şey herkesin gözü önünde, kimse de saklamıyor kendi pozisyonunu.
Son 2 senede gerçekleşen devasa servet transferinin sorumlusu aşılarını olmayanlar değil. Orta ve alt sınıfın geleceğini geri dönülemez şekilde yağmalamış olanlar da Kanadalı ırkçı kamyon şoförleri veya Joe Rogan değil. Bunu ciddiyetle oturup konuşamıyor olmamız neden sizce?
Yine sorunları yalnızca Türkiye'ye özgü zannetme hastalığı yanlış analize sebep vermiş. Bu Almanya'da da böyle, Amerika'da da böyle, İspanya'da da böyle arkadaşlar. Orta sınıfın malı mülkü evi geleceği yağmalanıyor tüm dünyada. Mesele ne yazık ki AKP'den çok daha büyük bir sorun.
Orta sınıf bir ailenin ev sahibi olabilme şansı kalmadı. Ak Parti artık insanlara ev sahibi olamayacakları, araba alabilme imkanı elde edemeyecekleri bir gelecek sunuyor. Umarım halkımızın çoğunluğu bunu görerek oyunu kullanır. Çünkü yaşadığımız hayat tercihlerimizin sonucudur.
Gerçekten o kadar epik bir hikaye ki, umarım birileri detaylıca belgelemiştir nerede ne bok yenildi diye.
Tahminim Delivery Hero'dakilerin Alman irfanına kurban gittiler. Dijital teknolojide işin içine Alman girerse oranın sonu hayra çıkmaz.
Türkiye öyle bir ülke ki siyasette en faşisti de en SJWsi de köpekleri insanlara yeğliyor. Çok derinden bir başıboş köpek aşkı ve sevgisi var memlekette.
Oslo merkezde neredeyse her işletmenin bir siyahi güvenlik görevlisi var. Siyahi kardeşlerimiz sıkıntı çıkardığında onları ancak başka siyahi kardeşleri dövebildiği için böyle bir kültür gelişmiş. Tramvaydaki bebeyi de yine siyahi bir öğretmen ikna etmişti bizi serbest bırakmaya.
Türkiye'deki akademik genişleme sürecinin sonuna geldik. Şu an doktorada olanların en az %40'ı akademide önümüzdeki 6 sene içerisinde kadro bulamayacak. Peki bu neden böyle ve ne yapmalı? 👇👇
Doktora Almak Akademisyen Olmak İçin Yeterli mi? --
"Bu hayvanlar kendi kendilerine mi çoğalıyor? Yoo."
Başıboş köpek sorununu sınırda Migros poşetiyle yapıldığını iddia ettiği cins köpek kaçakçılığına bağlamak için uzun süre düşündüler mi acaba. Umarım işçi sorunları üzerine de bu derinlikte ve sikkolukta analiz yapmıyorlardır.
Entegrasyonun bir parçası da disiplindir. Avrupa toplumları disiplin toplumu arkadaşlar, toplumsal düzeni bozmanın çok ciddi para cezaları, para cezasını ödememenin de hapis cezası var. Bu disiplin mekanizmalarını ırkçılık olmasın diye işletmediler senelerce, geldiğimiz nokta bu.
Küresel olarak enflasyonu körüklemek için ne yapılabilirse yapıyor Çin rejimi. Gemileri rehin alsalar kriz olurdu, ama "boşaltamadıkları" için bekletiyorlar.
Çin rejiminin şu hareketi yapmadan önce dünyadaki buğdayın yarısını depolamış olması da manidar -
Türkiye'de bu çok çalışma meselesi yüzmeyi bilmeyip delicesine çırpınmak gibi geliyor bana. İş yeri yönetimi yapmayı bilmeyen, koca firmaları esnaf dükkanı gibi işleten patron ve müdürlerin sebep olduğu gereksiz bir zulüm çalışanlar için.
Tüm kuantumculara duyurulur,
@OzlemSalehi
ile TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları serisi için çevirisini yaptığımız "Herkes İçin Kuantum Bilgisayım" kitabı sonunda raflarda! -
Teşekkürler
@TubitakKitaplar
@Tubitak
Nevşin tayfa muhalefetin sürekli pushladığı bi "iktidar paralel evrende yaşıyor" algısı vardı. Bu seçimin ortaya çıkardığı en büyük gerçeklerden birisi aslında muhalefet tayfa paralel bir evrende yaşıyormuş, sahadaki durumdan ve vaziyetten müthiş bihaber insanlara güveniyormuşuz.
Seçimi Reis kazanırsa İstanbul'u Ekrem'e bırakmayacağını ve çok geçmeden kayyum atayacağını hepiniz biliyorsunuz değil mi? Bazılarınızın bu gerçekten habersizmiş gibi tweetler atması şaşırttı da emin olmak için soruyorum.
Hayatımda aldığım en iyi tavsiyelerden birisi ikinci elden gelen bir tavsiyeydi, bir hocamın bir hocasının ona verdiği "eğer bir ortamda sıkılıyorsan antropolog-muş gibi düşünmeye başla ve gözlem yap" tavsiyesi. Gerçekten çok faydası oluyor, tavsiye ederim :)
Yaşam tarzı kaygısıyla göç denilince alkol, seks, lgbt vs anlıyor millet ama yani sokakta köpeklerle kovalamaca oynamamak, komşunuzun durduk yere evinizin duvarını yıkmaması, 9-10 yaşında bir çocuğun tek başına toplu taşıma kullanmasının şaşırtıcı olmaması gibi meseleler de var.
Great Reset politikaları müthiş bir mesele, insanlık tarihinde bu kadar büyük servet transferi yaratan hamleler çok azdır. Yerleşik orta sınıfların 30 senede toplayabildiği servetin ciddi kısmını iki senede eritti küreselciler. Ders kitaplarına girmelik olay.
Altılı masanın liderleriyle (özellikle İYİP ve CHPliler) ilk iş bu akşamdan yola çıkıp deprem bölgesine gitmesi, şu üç günde meşgul ettikleri gündemi telafi etmek için en az üç haftayı orada geçirmeleri gerekiyor.
Tüm bu başarısızlıklara rağmen akademisyenlerini yalnızca istediğin çıktıları verecek raporları yazmak zorunda bırakacak araştırma fonlama sistemi oluştur. Ondan sonra da o raporları devlet ve devlet-yancısı medyaların üzerinden tüm dünyaya pompala.
Almanya'nın müthiş sırrı bu.
Şunun altını okuyun, müthiş eğitici. Adam senelerdir burada habercilik yapıyor, sistemi de oldukça iyi biliyor. Altında adama oturup Almanya'daki sağlık sistemine dair ahkam kesmiş muhtemelen birkaç sene önce gelen tipler. Kendi insanına düşmanlık bambaşka boyutlarda bazılarında.
Frankfurt Üniversite Hastanesi’nden randevu istedim. “Bu sene yer yok. Bekleme listesi de yok. Seneye ilgin devam ederse yeniden başvur’” dediler. Cidden.
Ve bu sizin sorumluluğunuz!!! Şöyle video yapmak hangi süper zeka çalışanınızın aklına geldi ama sonraki videonuzda başka belediye sorumluluklarını da vatandaşlara yıkacak mısınız? Mesela insanlar kuyulardan su çekip komşularına dağıtsın mı?
İşinizi yapın duyar kasacağınıza.
İkinci turda boykot önerilerine burun kıvırdığım, "bu seçim çok önemli lütfen sandığa git" diye başının etini yiyip belki de kalbini kırdığım arkadaşlarımdan özür dilerim.
Bu şerefsiz sürüsünün bu kadar gevşek ve alçak olabileceklerini düşünmüyordum. Yanılmışım.
Lahmacundan bağımsız konuşuyorum şimdi.
Yüzde 48 o kadar büyük bir oydur ki,
@kilicdarogluk
karşıtlığı seçim öncesinden daha çok tırmanacaktır.
AKP cenahından, ulusalcılardan saldırılar artacaktır çünkü yüzde 48, kazanmanın mümkün olduğunu ortaya koymuştur.
KK bugün istifa
Bir okul ve ekol düşünün ülkeye ve içinde bulundukları sisteme dair her analizleri eksik ve yanlış. Hepimizin aklında aynı şey belirdi değil mi... BOUN Pol. Sci.
İTÜ ve Boğaziçi Üniversitesinin hikayeleri yeni rejimin kendini nasıl inşa ettiğini çok iyi anlatıyor. İktidar üniversiteleri "yok etmiyor". Üniversitelerden beklediği spesifik görevler ve ihtiyaçlar var. Buna göre onları dizayn ediyor.
İTÜ yeni rejimin göz bebeği, oyuncusu ve
Şu analizi altılı masa Ümit Özdağ gibilerine bırakmak zorunda kalıyor. Çünkü bu ideolojik bakış açısını benimsemiş ve ona göre iş yapmış insanlarla birlikte yürümek zorundalar, Davutoğlu mesela.
Özdağ'dan tiksinen muhalif gazeteciler bunların farkında değil mi, farkındalar tabi.
Ümit Özdağ: "Akp bir çeşit ihvan iktidarıdır. Akp, Türkiye'yi yönetilmesi gereken değil de fethedilmesi gereken bir devlet olarak görmüştür. Bunun için Türk devletinin kaynaklarını kullanırken kendi kaynağını değil de kafir ülkenin kaynağını kullanıyormuş gibi kullanır."
Seçimin sonuçlarından bağımsız olarak önümüzdeki beş sene içerisinde:
- İran Afganistan savaşı
- Mısır Etiyopya savaşı
riskleri yüksek. Bir ihtimal de Pakistan - Hindistan münakaşaları yaşanabilir.
Ümit Özdağ çizgisini seversiniz sevmezsiniz, ama bu göç meselesini ciddiye alın.
Yani bu meseleyi özellikle liseyi 2017'den önce bitirmiş olanlar anlamıyor muhtemelen ama evrim kuramı yasak şu an ülkede, Adnan Oktar hapiste ama fikirleri tüm liselerde.
Bu çok müthiş bir mesele. On milyonlarca insanın binlerce yıllık tecrübesi ve yaşanmışlıkları var, fakat doktor tayfa "teknik olarak" hastalığın tek kaynağı soğuk olmadığı için böyle laflar ediyorlar. Soğuk sizi hasta yapmaz terliyken gidin soğuk su için diyen doktora güvenmeyin.
Ülkenin veteriner hocası bile hayvan dostu erdem sinyallemesi yapacağım diye şimdiye kadar muhtemelen pek çok hayat kurtarmış bir uygulamaya karşı çıkıyor. Neden, çünkü mızrağın sığmadığı çuvalı biraz esnetmek gerekiyor. Açık açık veri manipülasyonu öneriyor hem de Twitter'dan.
Sağlık Bakanlığının, basit ısırılma hadiselerini kuduz riskli olarak kaydetmesi ülkemizde sanki kuduz kaynıyor gibi bir algıya neden oluyor. Örneğin bakanlık verilerine göre, 2008-2021 arasındaki kuduz riskli temas sayısı üç milyona yaklaşıyor. Adam köpeği ile oynarken dişi geçse
Bu sokak köpeği meselerinde saldırıya uğrayan insanlar için "kesin bir şey yapmıştır" ya da "orada ne işi varmış" diye yorum yapan hayvansever dostlar kullandıkları argümanların neyin kopyala yapıştır versiyonu olduğunun farkındalar değil mi?
@sinanaygul
Benim bahsettiğim statik yazılım değil. Deep AI. Yani Derin Yapay Zeka. Kalman Filter’ın çok daha ötesi bir yazılım. Kendi kendine bıraktığınız zaman 1 ay sonra ilk başlangıcı ile alakası olmayan bir algoritma
Oturup bir sürü makale paylaşmış mülteci geldiğinde suçun düştüğüne dair. İnsanların gündelik hayat tecrübeleriyle hiçbir şekilde uyuşmayan bilimsel "bulgu"lar üretip sonra da "bak senin gündelik hayatında yaşadığın şey doğru değil, elimde makale var" demek çok ilginç kafa.
Siyaset ve göç sosyolojisi üzerine doktora yaptığım şu günlerde Kayseri’de yaşananları ve giderek artan Suriyeli nefretini görmek çok üzücü. Bu nedenle Suriyeli mültecilerin Türkiye ekonomisine ve suç oranlarına etkisi hakkında bir literatür paylaşımı yapma gereği duydum. 1/n
Yurtdışı oylarda fark 300k, Doğu illerinde ise sandığa gitme sayıları ilk turdan yalnızca 150k eksik. İkisini toplasak aradaki farkın beşte biri bile etmiyor. Vatandaşlık alan göçmenlerin tahmin edilen sayısını falan da eklesek (1,5 milyon) hala daha aradaki fark kapanmıyor.
Bazı sistemlerde friction (işlemleri yavaşlatan süreçler) azaltmamak sistemlerin daha sağlıklı işlemesi ve kaliteli sonuçlar üretmesi için önemli bir etmen olabilir. Ne kadar kolay o kadar iyi demek değil. Ha tabi ne kadar zor o kadar da iyi demek değil. Ama biraz denge anlamlı.
Ya bu ülke sözde tekstil ülkesi, kimse kumaş kalitesinden veya türünden anlamıyor. Müthiş bir çay tüketimi var, daha yakmadan çay pişirmeyi öğrenememişiz. Yüz yıldır taharet musluğu var, contası akıtmayanını yapmayı/talep etmeyi bile öğrenemedik, sapsarı mermerlerle yaşıyoruz.
Elon'un verdiği 44 milyar işe yaramış, şu video şimdiye kadar her çeşit algoritmik engeli yemişti eski Twitter'da olsa. İnsan kaçakçılığından, pardon hak savunuculuğundan, hayatını kazananlar bu politikaların sonuçlarını göstermemek için sansür imparatorluğu kurmuştu.
İstanbulluların iyi ya da kötü olarak kabul etmesi gereken bir mesele var, Avrupa kıtasında İstanbul gibi bir kent yok, olamaz da. İstanbul'un hiçbir problemini Berlin'le, Londra'yla, Amsterdam'la karşılaştırarak analiz edemezsiniz. Yeni Delhi'ye, Şangay'a vs. bakmanız lazım.
Burada iki kilit nokta var.
1- Buradan elde edilen gelirlerle barınakları ve çalışanları fonluyorlar.
2- Barınağa aldıkları köpekleri geri götürüp sokaklara bırakmıyorlar. Yani şu hangi akıllının aklına gelmiş de bizim yasaya ekletmiş bilmiyorum, tam villian level kötülük.
Tüm insanlığa gaslighting çakmaya çalışan, "biz yan etki olmaz demedik", "biz ağır yan etki olmaz demedik", "biz kimse ölmez demedik" deyip harıl harıl eski tweet'lerini silen bazı 'doktor'lar ve üstün zekalı hocalarımız utanırlar mı acaba... Sanmam.
Senelerce sokaktaki durumu "problem" olarak tanımlamayı bile kategorik olarak reddederek olası her orta yolcu çözümün baştan önünü tıkayanların kına yakması gereken bir düzenleme geliyor gibi bu başıboş köpek meselesinde. Herkese geçmiş olsun şimdiden.
Şu mesele çok önemli. AB Türkiye'ye gerçekten ne kadar para verdi, Türkiye öz kaynaklarından ne kadar harcadı açın bakın. Bu konularda göç alanındaki STK'lar bilinçli dezenformasyon yapıyor ve Türkiye'nin öz kaynaklarından harcanan paraları da sanki AB vermiş gibi 'sayıveriyor'.
Farkında mısınız Zafer Partisi kurulduğundan beri ülkede on yıllardır olmayan etnik tartışmalar ve çatışmalar başladı. Zafer Partisi'nden önce ben Kürtlere alt ırk diyen birisine hiç rastlamamıştım. İnsan utanıyor böyle şeyleri duyunca. Mahkeme salonlarını basan dazlaklar falan
Sorbonne ya da Boğaziçi bilemem ama baya Harvard'lı Oxford'lular da nerelisin diye sormuşlardı tanıştıktan birkaç dakika sonra. Hiç de kırsal insanı değillerdi. Türkiye'deki sosyologlar çok üzüyor bazen.
Bugün bağışımıza çöken çok değil birkaç ay içinde oyumuza da çöker. Muhalefet Ahbap'ı koruyamazsa sandıkları nasıl koruyacak? Böyle işleri ciddiye alıp sarı öküzü baştan vermemek lazım.
KK dümdüz tüm TC seçmenleri arasında ve her seçmen segmentinde açık şekilde kaybetti. Sorumlusu da hiçbir tekil grup değil. Hatta suçladığınız grupların toplamı bile değil. Gezegenler hizaya girse bile bu adamın kazanma ihtimali çok düşükmüş. Şu temel gerçeği kabul etmeniz lazım.
En büyük otomotiv firman düşük emisyon dizellerinde hile yaptığı için 30 MİLYAR € ceza ödemek zorunda kalsın.
"Yeşil" politikacıların enerji krizinin ortasında nükleer santralleri kapatıp yerine LİNYİT yakmaya başlatsınlar.
Carbon intensity'de İtalya'dan bile kötü durumda ol.
Bu komplo teoriciliğine laf edilirken hep düz dünya, Ay'a gidilmesi, pizzagate falan örnek veriliyor da mesela Snowden revelations, Irak'ta WMD olmaması, İngiltere bankacılık sektöründeki kartel, CumEx, Epstein falan neden hiç konu olmuyor?
Bu göçmen meselesinde inanılmaz radikal bir önerim var, yasaların uygulanmasını talep etmek!
Ülkedeki problemlerin ciddi bir kısmı yasalar uygulandığında çözülür. Bunun ne kadar saçma olduğunu yeteri kadar insan dile getirmiyor bence.
Müthiş ya. Akademik tayfa "lütfen stigmatize etmeyelim bağımlı falan demeyin" modunda, tweet'in altı "hayır biz bağımlıyız ve bununla başa çıkmaya çalışıyoruz, saçma sapan konuşmayın" diyen recovering addict dolu. Woke tayfa çok garip kafalar yaşıyor.
Can we PLEASE stop using stigmatizing language when discussing substance use in neuro/pharmacology??
Reading terms like "opioid addicts" and "marijuana abusers" in a paper published in 2022 is frustrating.
Şu an burada "ama KK da şöyle iyi yaptı, böyle düzgün insan, ne yapmış olursa olsun oy verirdik" diye KK savunan arkadaşlar, KK yerine RTE koyun, aha içinizden küfrettiğiniz AKP seçmeni de aynı öyle düşünüyor. Siyaseten çok da farklı değilsiniz yalnızca farklı çıkarlarınız var.
Tatava yapmadığımız her seçim sonraki seçime bize borç ve ek maliyet olarak dönüyor. Kazanması şüpheli aday belirleniyor, itiraz edenler tatava yapıyor diye bastırılıyor. CHP'nin seçim sistemi çöküyor, sorumluları açık açık yalan söylüyor, tepki gösterenlere bir durun deniyor.
@pircivanyaman4
@utkuhuseyinkaya
@sebati_koc
Basit bir Google aramasıyla çözülebilecek şeyler hakkında ne kadar da emin konuşuyorsunuz çok ilginç. 1914 sayıları -
Daha detaylı belgeler TSK'nın ve Milli Kütüphane'nin arşivlerinde de var.
Bu da 1831 -
YÖK'ü kaldırıp MÖK kurmayacaksak özerklikle "kadroların keyfi şekilde dağıtılması" arasında nasıl bir denge kurmayı umduklarını merak ediyorum. Kadrolar YÖK yüzünden değil YÖK'e rağmen keyfi olarak dağıtılıyor, daha çok özerklik olan yerler ancak "birilerinin arka bahçesi" olur.
YÖK’ü kaldıracağız. Üniversite özerkliğini sağlayacağız. Kadroların keyfi bir şekilde dağıtılması ve adrese teslim ilan uygulamasına son vereceğiz. Bilimsel özgürlüğü savunacağız. Barış akademisyenlerini işlerine iade edeceğiz. Akademisyenlerin özlük haklarını geliştireceğiz.
Bu ülke köpeğe okul önlüğü giydirip "Gel Pisi Pisi" kitabıyla okuma öğretmeye çalışan çocukların ülkesi. Buradan geleceğimize dair istediğiniz çıkarımı yapabilirsiniz.
Koca koca insanlarsınız, milleti cehaletle suçluyorsunuz, 418.000.000.000 doları birilerinin bir yerlerde tuttuğuna inanıyorsunuz.
AKP geldiğinde Cem Uzan'ın ne kadar malına çökebildiyse KK da Cengiz'den vs. o kadar para alır anca. Kötü mü, değil. Ama 418 değil 4.18 bile etmez.
@afratgurluler
Hepsi öldürülsün dediğine denk gelmedim ciddi şekilde. Ancak Türkiye'de mevcut kanunun değişmesi, itlafın kanundaki yerinin genişletilmesi, nüfus kontrolü için belediyelerin bütçelerinin hızla artması gerektiği aşikar. Belki 10 sene önce kısırlaştırma yeterdi, şu an imkansız.
Tüm bu köpek tartışmaları güzel şeyler ortaya çıkardı. Örneğin sorun Türkiye'deki toplam köpek sayısı değil, sorun Türkiye'de köpek bakmak isteyen insanların köpeklerin sorumluluklarını üstlenip evde bakmamaları. Ayrıca sokakta köpek olup olmaması gerektiği üzerine uzlaşı sıfır.
Incel oğlanlar: Gelişmiş dünyada cinsiyetçilik kalmadı bu feministler abartıyor.
Japon tıp okulları: Kız öğrencilerin sınav sonuçlarını değiştirelim ki doktor olamasınlar, yarın öbür gün bunlar evlenir çocuk doğururlar mazallah.
Japan's medical schools have quietly rigged exam scores for more than a decade to keep women out of school. Up to 20 points out of 80 were deducted for girls, but even then, some girls still got in.
Alternatif bir evrende Mansur 46 - RTE 44 - YSP adayı 10 ve birileri ilk turda bitmedi diye Kürtleri suçluyor, birileri de "Kılıçdar aday olsa ilk turdan almıştık" deyip uzun uzun açıklamalar yazıyor.
Bugün zamlara laf edip milleti isyana davet eden ve asıl kamu harcamalarında kısılmaya gidilmesi gerektiğini öğütleyenler çok değil 2 ay önce her muhtara iki yardımcı, emeklilere 20k bayram ikramiyesi falan diyen taraftaydı. Kimse sizi ciddiye almıyor diye söylenme hakkınız yok.
Şu hikayede AVM'nin ortasında kaçak diş sağlığı hizmeti verenlerin TC vatandaşı olsalardı maruz kalacakları muamelenin aynısının uygulanmasını talep edenleri ırkçı ilan edenlerin yatacak yeri yok.
1/ Merhaba, hem bir Türk vatandaşı hem de mezuniyetine 3 ay kalmış bir diş hekimi adayı olarak bugün başımdan geçen bir olaydan bahsetmek istiyorum. Saat 15.30 civarı annemle Bahçelievler Metroport AVM'den alışveriş yaptım, AVM'den çıkarken ordaki standlardan birinden +
Hala KPSSyi ciddiye alıp hazırlanıp sözlü mülakatlara kadar gelen ciddi bir kitle olması ülkedeki rejimin saray tarafından halka yeteri kadar iyi aktarılamadığını gösteriyor. Hemen buna dair de bir başkanlık kurulup başına 80k maaşlı bir yeğen atanmalı.
Bir tebriklerinizi alırız artık, sonunda makalemiz yayınlanmış!
Alanı merak edip genel bir bakış atmak isteyenlere tavsiye ederiz.
The Landscape of Academic Literature in Quantum Technologies -
Tüm süreç için
@Arsevu
hocaya teşekkürler.
İslamcı köpekleri de anlamak lazım. Dişe dokunur eylem yapıp İncirlik üssüne gidelim dediler gaz ve dayak yediler, İsrail büyükelçiliğine gidelim dediler ters kelepçeyle içeri alındılar, onların da gücü anca gidip Starbucks'ta kahve içen insanları rahatsız etmeye yetiyormuş.