Oppenheimer’ı, Barbie’yi ve bu sene seyrettiğiniz her şeyi unutun. Dolunay Katilleri bence yılın en iyi filmi. Sakin, iddiasız ama muhteşem bir tatla akan bir film. Kapitalizm, din ve sömürgeciliğin iç içe geçtiği bir büyük anlatıyı aşk, aile, güven üzerinden ince ince işlemiş
Türkiye deprem bölgesiymiş, bundan kaçışımız yokmuş. Gerekli dersleri çıkaracakmışız. Gerekli dersleri 99 depreminden çıkarmadıysanız ne diyelim. 30 milyar dolar deprem vergisi verdik, AFAD binası çöktü. AFAD binası yahu!
Merkez Bankasından AFAD'a kurumsal krizin üç dinamiği:
1. Aşırı merkezileşme ile kurumların hareket ve karar alma özerkliğinin,
2. Aşırı siyasileşme ile kurumların kaliteli insan kaynağının,
3. Denetim mekanizmalarının kalkması ile kurumların finansal şeffalığının yok olması.
Selin Sayek Böke müthiş bir hatip. Heyecanlı, akıllı, anlaşılır…konuşurken içinde hissediyor, sahiciliği geçiyor. En karmaşık konuyu basitleştiriyor, küresel konuları yerel çıkarlarla birleştiriyor.
@selinsayekboke
🙏
Netflix’de uzun zamandır izleyecek birşey bulamayanlar Portman ve Moore’un muhteşem bir performans sergiledikleri Todd Haynes’in yeni filmi May/December’ı izleyin. Sahici/sahte, doğru/yanlış, av/avcı, bireysel/toplumsal sınırlar üzerine şahane bir film olmuş. Doğrunun ne olduğuna
Aşağıdaki negatif/pozitif oy verisi Aralık 2022 tarihli. Erdoğan ve KK ülkede negatif duygunun en güçlü olduğu iki siyasetçi. Ama KKya kesinlikle oy vermezdim + vermezdim diyenler %66, RTE için aynı durum %57. İki aday karşı karşıya kalınca daha çok sevilen değil daha az olumsuz
Yurtları tahsis edeceğinize otelleri tahsis edin!
Sınıflarımızı ve yurtlarımızı depremden etkilenen şehirlerdeki kardeş üniversite öğrencilerine açalım.
Her felakette önce eğitimi feda etmeyin!
İstanbul’da 20 yıldır yaşıyorum. İlk kez bir taksici beni CHP’ye oy vermeye ikna etmeye çalıştı. Bugüne kadar Erdoğan’a oy verdim, tamam dış politikası harika, tamam Türkiye’yi büyük güç yaptı ama biraz da kendi insanına bakmalı artık diyerek…
Kılıçdaroğlu’ndan tek şüphesi çok
Seçimleri muhalefet
* taşraya ve yoksulluğa nüfuz edemediği
* Erdoğan’ın karşısına saksı koysan güveni ile enerjisini kazanma sonrasına harcadığı
* güçlü lider ve/veya sade ve güven veren bir yönetim şeması kuramadığı
* eşit ve adil olmayan şartlarda yarıştığı için kaybetti.
(Akademisyen) kadınlar olarak her birimiz kimbilir kaç kere mesleğimiz/uzmanlığımız olan bir şeyi öğrenme “tavsiyesi” aldık. Şuraya anılarımızı yazsak ansiklopedi olur…
#mansplaining
Paris'te avukatlık yapan Kerim Üster; Saint Benoit'te, eğitim gören, Paris V Sorbonne'ye doktora tezi hazırlamaya giden, France 24'te yorumculuk yapan ve Fransızca dersler veren Deniz Bağrıaçık'a "Fransızca öğren" dedi.
O sırada, Mehmet Akif Ersoy'un (
@ersoyakif1
) yüz ifadesi:
Chomsky içinden çıktığı her şeye “ihanet” etmeyi göze alarak hayatı boyunca güce değil adalete hizmet etti. Gerçekten ölmeyecek…
“Entelektüel gelenek güce hizmet eder ve eğer bu geleneğe ihanet etmeseydim kendimden utanırdım.”
İngilizceyi bu ülkede aksansız ve çok iyi konuşmak büyük oranda sizin yeteneğinizin/başarınızın değil, çocukluğunuzda size bahşedilmiş bir ayrıcalığın göstergesi. Elitlikle bu kadar kavga eden bir ülkenin, konu İngilizce konuşmaya gelince "elitliği" talep etmesi üzerine
Şu self-oryantalist İngilizce ve aksan komiserlerini topluca TOEFL, IELTS’a filan sokmak lazım, bakalım kaç alacaklar?
Bu korkunç bir sarmal, topluca dil öğrenme özgüvenimizi yok ediyoruz🤷 Salın herkes rahat konuşsun, zamanla akışta gelişir, İngiliz mürebbiyle büyüdünüz sanki
Gecenin kitap önerisi:
Matthew Frankel:
“Why election boycotts are a bad idea/ neden seçim boykotları kötü bir fikirdir?”
Frankel yüzlerce seçim boykotunu analiz ettiği çalışmasında seçim boykotunun, otoriter rejimler dahil, hiçbir zaman istenilen sonuçlara yol açmadığını yazar.
Ben X kuşağıyım. Dün tanıdıklarımın büyük bir bölümü emekli olma hakkı kazandı. “Kuşakdaşlarımla” bundan bir beş yıl önce bu maaşla ev alamayız diye konuşuyorduk, bugün bu maaşla kiralık ev bile tutamayız diye konuşuyoruz. X, Y, Z hepimiz bu derin yoksulluğun içinde beraberiz…
Hepimiz artık sadece ağlıyoruz. Öfkeden ağlıyoruz, üzüntüden ağlıyoruz, çaresizlikten ağlıyoruz. Katlanmak zorunda kaldığımız bu hayata ağlıyoruz. Yakınlarımıza, tanıdıklarımıza, kayıplarımıza ağlıyoruz…Çok ama çok üşüdük, soğuktan ağlıyoruz.
Rifkin harika bir akademisyen, mükemmel bir ekonomist olabilir. Ama Cumhuriyet'in yeni yüzyıl vizyonun açılış konuşması bizim dertlerimizi, bizim acılarımızı bilmeyen birini simultane çeviriyle dinleyerek mi olmalıydı?
Frank Snowden'in Korona salgınından hemen önce yayınlanan Epidemics and Society kitabını okudum. Salgınlara dair 3 temel eksen üzerinden analiz yapıyor:
1) Kamu sağlığı stratejileri: hijyen, karantina, şeffaflık vb gibi önlemler ve salgın yönetimi üzerinden iktidarın yapısı. 1/
İşe gitmek gerçekten daha az yorucuydu. Kesintisiz bir çalışma hali. Tatil, haftasonu, kahve ve öğle yemeği araları yok oldu. Ev işi korkunç ağırlaştı. Bakım, temizlik, yemek vb için dışarıdan alınabilen ufak büyük her tür destek kesildi.
* Trabzon’un fethi geçen yıla kadar 26 Ekim'de kutlandı, geçen yıl 15 Ağustos olarak değiştirildi.
* Söz konusu ayin 1500 senedir 15 Ağustos'ta yapılıyor (yani Trabzon'un fethinden önce de vardı).
* İnsan hakları mütekabiliyet konusu yapılamayacağı gibi, kendi vatandaşlarımızın
🔴15 AĞUSTOS’TA SÜMELA MANASTIRI’NDAKİ AYİNLE İLGİLİ UYARI VE ÇAĞRIMIZ❗️📢
15 Ağustos 1461, Trabzon'un Fatih Sultan Mehmet tarafından fetih tarihidir...
Türkiye karşıtı kesimler ise bunu adeta bir matem günü olarak görürler.
📍Bu önemli günde gerçekleşen bir anma etkinliğine
Otoriter sistemler meşruiyet iddialarını güçlendirmek ve toplumsal hoşnutsuzluğu kanalize etmek için yönetilebilir yarı-muhalefet partilerine ihtiyaç duyarlar. Bu partiler rejimi sarsmaz bilakis ona ihtiyaç duyduğu kudreti verir...
Bu nasıl olabilir
@Kizilay
? Onlarca, belki binlerce insanı engellemişsiniz. Kamu kurumları ve kamu görevlileri hiçbir sebeple vatandaşı engelleyemez.
#kamu101
Bilgi almak için takip edeyim dedim. Karşılaştığım duruma bak. Ne yapacaksınız. Enkaz altında kalsam kurtamayacak mısınız mesela. Siz Kızılaysınız. Vatandaşı engellemek ne demek.
İktidarın toplumsal alanda yaptığı her (sembolik) değişikliği bir gündem saptırma olarak okumak
a) toplumsal alan dışında bir “gerçek” gündem varsaydığı
b) iktidarın sembolik kuruluşunun önemini yoksaydığı
c) ve dayandığı güç bloğunun taleplerini dikkate almadığı için sorunlu.
YÖK doçentlik sisteminin sorunu kriterler değil, üniversite eğitiminin geçirdiği büyük yapısal dönüşüm. Sistem üniversite eğitiminin “taşralaşması” nedeniyle işlemiyor.
1) uluslararası kriterler talep edilemiyor (çünkü çoğu üniversitede bunu karşılamak mümkün değil).
2) yükseltme
NEW: Michigan is now reporting the racial breakdown of COVID-19 cases. So far, 10,791 positive cases have been reported & 417 deaths. Of that, African Americans account for 35% of cases & 40% of deaths. According to the U.S. Census Bureau, just 14.1% of MI’s population is black.
İki turlu seçimin mantığını bir türlü kavrayamadık. Hangi grup kime oy vermez diye konuşup duruyoruz. Yanlış. İlk turda gönlünüzden geçen adaya oy verin. İkinci turda adayınıza oyunuz karşılığında ne istediğinizi söyleyin. Seçtiğiniz kimse bir kişi değil bir koalisyon olacaktır.
Sonunda Merkel belgeselini izleyebildim. Belgesel Merkel’in kendisinden daha çok onun döneminde Almanya-ABD ilişkilerine odaklansa da, Merkel’in temsil ettiklerine katılmasınız da belgeselin altında yatan mesaj güzeldi:
Kahraman liderlere değil, kendisini ve çevresini statü ve
"Kılıçdaroğlu, adaylık sürecinde ve seçim sonrası yaptıklarıyla otoriter bir lider olarak siyaset oyununu oynadığını gösterdi. Erdoğan’dan en büyük farkı şu: Erdoğan, kendi temsil ettiği toplumsal kesimlerin çıkarlarını nispeten iyi koruyabilen bir lider. Kılıçdaroğlu’ysa, iç içe
Dünyada faşizm rüzgarı esiyor evet ama derin analizleri geçelim. Bu saç olayı nedir? Trump, Johnson, Wilders ve Milei. Kesin bir korelasyon var ama tam olarak açıklayamıyorum 😎
(Via Ozgehan Senyuva)
İki Fransız doktor televizyonda yeni deneysel ilaçların önce Afrika’da denenmesi gerektiğini konuşuyor...önce Afrika’da...
Medeniyetin tüm pası, çürüğü sadece 4 haftada ortaya saçıldı. Dört haftalık ömrü varmış merhumun..
Zeliha Burtek hoca ile YTÜ’de birlikte çalışmıştık. Beşiktaş sokak hayvanlarının koruyucusudur aynı zamanda kendisi. Bahsettiği sosyal çürümeye karşı sadece insanların birbiriyle değil her canlıyla dayanışarak yasamasının örneğidir. Çok sevgili kedim Elma’yı da onun sayesinde
Kemal Kılıçdaroğlu sorumluluk almayan tavrıyla muhalif siyaseti aktif olarak bitiriyor, Türkiye’yi Rusya yapıyor (en önemli farkımız seçim kazanma ihtimali olan muhalif siyasi partilerin varlığıydı). Bunun bedelini kimbilir kaç kuşak ödeyecek…
Bu kadar önemli bir seçim kaybedildikten sonra, kaybedenlerin sorumluluk almaması süreci zehirler. Türkiye'ninki gibi muhalefet iradesi dışında demokratik tarafı kalmamış rejimlerde bu sorumluluğu almamak kamu düşmanlığıdır. KK'nın istifasını istemek de entelektüel sorumluluktur.
Avrupa Konseyi Osman Kavala'nın hukuksuz bir şekilde mahkum edildiğini, siyasi mahkum olduğunu ve eğer Ocak 2024'e kadar serbest bırakılmazsa,Türkiye delegasyonunun konseydeki oy hakkını yitireceğini karara bağladı. Ayrıca kararda imzası olan hakim ve savcılara Magnitsky
Haklı olduğundan yüzde yüz emin, yeterince beklerse tepkinin sönümleneceğini düşünen, sokağa ve seçmene kulağını tıkamış, yüzünü dışarıya değil partiye dönmüş bir siyaset tarzı. Tabii her siyasal partinin bu tarzı seçme/deneme hakkı var, ama bunu böyle bir dönemde CHP'nin
Akademik, sanat, kariyer ve teknik eğitim alanlarındaki başarılarından dolayı ABD'nin en parlak öğrencilerinden biri olarak ödüllendirilen, Araştırma Görevlisi olarak çalışmalarını sürdüren Lara Özkan’ın ziyaretinden dolayı mutluluk duydum. Sevgili Lara, seninle gurur duyuyoruz.
TVde uzmanları izliyorum. Bu depremin geleceğini biliyorduk, yapı stoğu ve önlemler konusunda yetkilileri uyardık diyor hepsi. Felaket doğal olsa da geleceğini bildiğimiz bu felakete hazır olmak siyasi sorumluluktur. Bu aşamadan sonra ise yapabileceğimiz tek şey dayanışmak.
10 yıldır başına gelmeyenin kalmadığı bütün kurumları aşınmış bir topluma zayıf bir liderliğin karmaşık bir yönetim yapısıyla yürüteceği çok boyutlu bir değişimi önermek kaybetme reçetesidir.
Bazı kişisel haberler:
Gelecek akademik yılda Harvard Üniversitesi
@Harvard
Weatherhead Uluslararası İlişkiler Merkezi’nde
@HarvardWCFIA
Misafir Öğretim Üyesi olacağım.
Kriz yönetimi adımları bana pek tanıdık geldi:
1) krizi inkar et
2) krizi kabul et ama önemsiz olduğunu iddia et
3) krizi kötü yönet
4) kriz kötüleşince başka güç odaklarını suçla
5) kriz için “düşmanları” suçla
6) krizi çözemeyince yeni kriz yarat
Görsellerle Filistinlilerin toprak ve vatandaşlık hakları👇🏽
*İsrail vatandaşı Filistinliler (2 milyon)
* Doğu Kudüs’te yaşayan Filistinliler (350 bin)
* Batı Şeria’da yaşayan Filistinliler (2.7 milyon)
*Gazze’de yaşayan Filistinliler (2 milyon)
* Sürgünde yaşayan Filistinliler.
Current Turkey is not post-colonial; it is post-imperial. So stop using post-colonial literature to analyse what is going on here and whitewash what we have been enduring for years. Excellent thread by
@hiyenigun
Will Turkey’s electorate vote on a liberal vs. non-liberal axis? No way. Still, the most anti-liberal (socialist) parties are part of the opposition. So, why should we care about an irrelevant intra-Western academic debate by MacIntyre, et al’s while analyzing our country?
Bu dinamikleri anlamazsak da neden AFAD'ın hareketsiz kaldığını, neden farklı kriz aktörleri arasında koordinasyonun geciktiğini, neden yardımların kamuya yapılmadığını, neden yönetmeliklerin kağıt üstünde kaldığını anlayamayız.
Çok öfkeliyim en çok da İsrail medyasının yalanlarına kanıp bir avuç Filistinli’yi yalnız bırakanlara
Gündelik kıyafeti iç çamaşırı türevi olan birinin kamyonet kasasındaki görüntüsü üzerinden dünyayı ayağa kaldıranlar savaş suçu aradığınız bir kamyonet kasası varsa işte burada
Bütün dünyada dışlayıcı bir göç rejimi hakim artık. Batı ülkeleri bu dışlayıcı göç rejimine öncülük ediyor. Temel işleyiş mekanizması ise kendi yetenekli nüfusunu tut, dünyanın her ülkesinden yetenekli nüfusu ülkene çek ve sermaye sahibi olmayan (kültürel, finansal vb) herkese
Dayanamayıp hesabına baktım. 2.5 yılda 13 makale yazdıktan sonra da bir hayatım ve maddi güvencelerim olsun istiyorum diyerek akademiyi bırakmış. Pek çoğumuzun fark ettiği şey fabrika gibi ürettiğiniz de bile ürettiğiniz şeyin (tam da fabrika gibi ürettiğiniz için) pek bir anlamı
How I published 13 first-author papers during my 2.5 year post-doc:
- All the data were already collected
- 5 papers were literature reviews
- I read incredibly fast
- I write even faster
Küresel Siyasete Giriş kitabının tüm bölümlerini ilk baskısından tam 10 yıl sonra yine hep birlikte elden geçirdik, güncelledik. Yeni sorunlar için yeni bölümler ekledik. Yenilendi, yepyeni bir giriş kitabı oldu.
Bugün baskıya giriyor, yakında kitapçılarda.
@iletisimyayin
Bu kitap ne diye sorarsanız:
Herkesin merak ettiği soruları akademisyen olmaktan vazgeçmeden akademik olmayan okuyucu için de yazdım...
#tedirginlik
çağı
@iletisimyayin
Bunu çok kez yazdım ama birkez daha yazayım. Üçüncü dünya savaşı çıkmayacak. Çünkü savaş artık zaten bu yaşadığımız: suikastler, vekil savaşçılar, dronelar, paralı askerler ile yürütülen...
Artık savaş topyekün mobilizasyon gerektirmiyor ya da savaş ilanı...
WWIII is not around the corner & the killing of Soleimani may actually force Iran to rethink its aggressive moves against U.S. interests in the Middle East my new piece for
@jdforward
Her bu türden değişikliğe “o kadar sıkıştılar ki mecburen bunu yapıyorlar” diye bakmak muhalefeti rahatlatıyor sadece. Oysa iktidarın alanı o kadar genişledi ki bütün itirazlara ve getireceği (muhtemel) yıkıma rağmen bu değişiklikleri yapabiliyor.
2014 seçimlerinde Ekmeleddin İhsanoğlu gibi bir adayla muhalif bloğun aldığı oyun toplamı %48.2.
Üstelik SO ve Mİ adaylığı olmasaydı bu seçiminde tıpkı 2014 gibi ilk turda bitecekti.
2023 seçimlerinde ne başarı ne değil karar verirken hatırlanması dileğiyle…
Süleymani kim diye kendi kendinize soruyorsanız
@NewYorker
ın yıllar önce yayınladığı bu yazı iyi bir başlangıç noktası olabilir.
“The Shadow Commander”
17 yaşındaki bir genç kadın Moskova’da protestolar esnasında polise Rusya anayasasını okuyor.
Ben Rusya’ya baktığımda önce bu genç kadını görüyorum. Türkiye’ye dışarıdan bakanların sadece iktidarı görmesini eleştirenler, başka ülkelere bakarken bu eleştirilerini unutmasalar 🙏
İmamoğlu kararını iktidar açısından irrasyonel bir karar olarak görmek ve bunun otomatik olarak muhalefetin hanesine yazılacağını düşünmek yanlış. Muhalefet iktidarın İmamoğlu’nu dava ile yenmesine izin verirse, bu durum kazansalar bile iktidarı vermeyecekler duygusunu büyütür.
Covid 19 krizini farklı ülkelerin nasıl yönettiği karşılaştırmalı siyaset için inanılmaz zengin laboratuvar. Hangi rejim tipleri krizlerle daha iyi baş edebiliyor? Demokrasilerin üstünlükleri var mı? Otoriter rejimler kendi içlerinde altyapısal iktidar açısından nasıl ayrılıyor?
Our book with Ozlem Altan Olcay `The American Passport in Turkey: National Citizenship in the Age of Transnationalism’ is out! This book is the result of our work together for eight years and we are proud to see it published.
#upennpress
Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz. Bu tarz koalisyonlarda her aktör gücüne göre birşey alabilir ama her aktöre veto rolü verilemez. Cumhur İtikafı da bir koalisyon ama bakın bakalım kaç tane veto aktörü var. Bu kadar veto aktörü ile muhalefet kazansaydı da yönetemezdi.
Ne şahane bir konu:
“Otoriter rejimlerde rüyalar nasıl değişir?”
@newyorker
Charlotte Beradt’ın Nazi dönemi rüyalarını analiz ettiği “The Third Reich of Dreams” isimli kitabını tartışmış...
Acaba bizim rüyalarımız son yıllarda nasıl değişti?
#dreams
Bu dönem Türkiye siyasetinin temel belirleyicisi muhalefetsiz bir Türkiye inşa etmek. Son 20 yılın en rekabetçi (ve muhalefetin kazanmaya en yaklaştığı seçimler) iktidara kaybedebileceğini hatırlattı. Dış politikadan (AB gündemi gibi) ekonomiye (liyakatlı kadrolar gibi)
Bugün günlerden pazar. Sınav kağıtlarını okumayı bitirebilmek ve geçen haftadan kalan işlerimi tamamlamak çalışmaya sabah 8.30'da başladım. Akşam saat 10.20 gibi işlerim bittiği için değil ama artık çalışamıyor halde olduğum için çalışmayı bırakırken haftada 10 saat çalıştığımızı
Akademisyenliğe dair en büyük dramlardan biri insanların sizi haftada 10 saat çalışıyor zannedebilmesi. Bugün günlerden pazar; evde iki saat yalnız kaldım ve o iki saatte eksik kalan işleri bitirebileceğim diye sevindim.
Birikim’e demokrasi veri setlerini kullanarak Türkiye’nin demokrasi grafiğini yazdım. Endekslere göre 1945’de çok partili hayata geçildiğinden beri yaşanan en dip noktadayız. Demokrasi tarihimizde bundan daha “dibi” tecrübe etmedik. Buyrun:
Doçentliğe başvurmak üzere olan bir meslektaşımın yeni kriterleri görüp bu kriterlere göre yeniden hazırlanması gerektiğini fark ettiğinde söylediği gibi “işini iyi yapanlar olarak başkalarının ahlaksızlığını önlemek için oluşturulan bürokrasiye takılıp duruyoruz. Ama bu hepimizi
Buyrun bunlar da salgın filmleri:
The Seventh Seal (1957), Invasion of the Body Snatchers (1956, 1978), 12 Monkeys (1995), Outbreak (1995), Children of Men (2006), The Host (2006), Contagion (2011), How to Survive a Plague (2012), World War Z (2013), The Normal Heart (2014).
Şahane!! Üniversite yıllarında dans ettiği video dolaşıma sokularak utandırılmak istenen
@AOC
; utanması gerekenin bunun utanılacak birşey olduğunu düşünenler olduğunu göstermek için Kongre’de dans ediyor...🍀
Dünden beri X kuşağının emekli olması ile sisteme yarattığı yükten dem vuruluyor. Benim kuşağım 20 yıldır kazandığı parayı Z kuşağı çocuklarının eğitimine yatırıyor. Ve şimdi görüyor ki bu yaptığı da çocuklarına iyi bir gelecek sağlamaya yetmiyor…
Mossad İsmail Haniyeh'in öldürülmesi için İran Devrim Muhafızları'ndan iki kişi ile para ve ülkeden çıkış karşılığında anlaştı. Bu kişiler, Haniyeh'in kaldığı odada yatağının altına patlayıcı yerleştirdi. Patlayıcı, Haniyeh odasına girdikten sonra uzaktan patlatılarak suikast
Kimi iyi örneklerden yola çıkarak herkese açık COVID ve siyaset üzerine Türkçe bir PP sunumu hazırladım. İstediğiniz gibi dağıtabilir, yayabilir, ekleyip, çıkarabilir veya bir kenara atabilirsiniz.
Eğer bunca hataya ve liderlik özellikleri göstermemesine rağmen İstanbul seçimlerini Murat Kurum kazanırsa ülkede partizan kimlikleri aşmak imkansız değilse bile çok zor diyebiliriz.
Eğer İstanbul seçimlerini muhalefet partilerinin bunca dağınıklığına rağmen Ekrem İmamoğlu
Neden Almanya’da
#COVID19
a bağlı ölümler düşük?
*hasta olanların yaş ortalaması genç (49)
*yaygın test ve hasta olanların izolasyonu
*semptomlar kötüleşmeden hastane bakımı verilmesi
*hükümete güven ve liderlik
* sosyal izolasyon önlemlerine uyulması
İsveç’te ana akım partiler göçmenler vb gibi konularda aşırı sağın gündemine hapsoldukları için seçimi kaybettiler. Bu strateji onlara oy kazandırmadığı gibi, aşırı sağın gündemini anaakım hale getirerek kazanmalarını sağladı. Bu dersi tüm siyasi partilerin iyi anlaması lazım.
Sweden’s “major parties have themselves to blame” for the rise of the far right. They adopted its “point of view and rhetoric on crime and immigration…but this strategy hasn’t won back any votes. On the contrary, it seems to have helped the far right.“
🧚🏾🧚🏻♀️
@sedademiralp
ve
@SelvaDemiralp
ile kaleme aldığımız makale yayınlandı. Bu makalede geçmişte AKP’ye oy vermiş ancak artık vermeyecek kişilerin bu kararlarını etkileyen faktörlere bakıyoruz, yani hegemonik siyasal partiden kopuşa.
Artık bu yeni dünyada otoriterliğin konsolidasyonu için petrol gibi rantiye ekonomilerine sahip olmak ve/veya soğuk savaştaki gibi patronu olan bir ekonomik sisteme entegre olmak gerekmiyor. Yüzer gezer, demokratik koşulluluk aramadan dolaşan ve şahsileşen rejimleri şeffaf
Evren Balta’yla her söyleşi yaptığımda zihnim katman katman açılıyor. Bu haftaki söyleşide ise
@Evreki
TR’deki gündelik politikalardan büyük manalar çıkarmamak için büyük resmi gösteriyor.
“Uluslararası güçler Türkiye’den demokratikleşme beklemiyor”
Kanal İstanbul ile ilgili bugüne kadar yapılmış tüm itirazlar bir kenara İstanbul Avrupa yakasında yaşayan biri olarak sormak isterim: bizi bir deprem durumunda iki su yolunun arasına hapsedip diri diri gömmek niyetinde misiniz?
Barış Atay’ın kendisine yöneltilen “terörü kınama” sorusuna kişisel hayatı üzerinden verdiği yanıt çok çarpıcı.Karmaşık süreçleri“evet/hayır” ikilemine sıkıştırmanın sorunlarına ve sloganlaştırdığımız kavramların arkasındaki insan hayatına dikkat çekiyor…
Anket size belki bir nebze yol gösterebilir, mevcut eğilimlerin ne olduğu hakkında aydınlatıcı bir tür bilgi aktarabilir. Ama siyaset anketle yapılmaz. İhtiyaçla, müzakereyle, doğru bildiğini savunmakla, örgütlenmekle yapılır 👇🏽
Hatay valisi, deprem nedeniyle devlet hastanelerinin yıkıldığını açıklamış
Kamu kurumlarının -hele hastanelerin- depremde yıkılması kamu suçudur
Sağlık kurumları hizmetin kesintisiz sürebileceği dayanıklılıkta inşa edilmelidir. Yıkılan her kamu kurumu için soruşturma açılmalıdır
Hoca öğrenci ile ilişkisinde üst/otorite konumundadır. İlişkinin doğası gereği öğrencinin hocayı eleştirmesi normal, hocanın öğrenciyi eleştirmesi, hem de öğrencinin görebileceği bir biçimde sosyal medyada, yanlıştır. Sınıfın mahremiyetini korumak hocanın sorumluluğundadır.
Akademsiyenlere, isim vermeden de olsa yaşadıkları güncel bir olay üzerinden öğrenciyi eleştirmelerini önermem.
O olayda %100 öğrenci hatalı olsa da onu haklı bulup sizi suçlayanlar çıkacaktır. Çoğu akademisyen böyle etkileşimlere alışık olmadığı için bu durum yıpratıcı olabilir.
Bu tarz felaketlerin bana hep hissettirdiği bu ülkenin kaderini ne yaparsam yapayım, nereye gidersem gideyim onunla birlikte yaşayacağım duygusu. Öyle olunca da o kaderi değiştirmeye katkıda bulunma arzusu çok öne çıkıyor...
Guardian’da yerel seçimler benim yorumlarımla, artık gece ne haldeysem bir de şunu demişim:
““It’s huge – I’m finding it difficult to express right now. Just look at the numbers - even the map doesn’t quite show the wave of change that’s happening”
2022'de
@SIPRIorg
verileriyle ülkelerin askeri harcamalarında göze çarpanlar:
* Askeri harcamaları en fazla artan ülke beklenilebileceği gibi Ukrayna (%640). Onu Suudi Arabistan (%16) ve Rusya (%9.1) izliyor.
* Askeri harcamaları açık ara farkla en çok azalan ülke ise Türkiye (
Nitelikli emek (ya da statü orta sınıfları) neden göç ediyor?
@cakir_rusen
ile konuştuk.
İyi yaşam arzusu, dışlayıcı popülizm ve vatandaşlığın dönüşümü üzerinden yanıtlamaya çalıştım.
Yayının tamamı bu linkte 👇🏽
Birgün CİMER'e yapılan şikayetlerin analizini yapmak en büyük arzum. Hangi iller, hangi dönemler, hangi şikayetler...Türkiye toplumunun daha iyi resmini çekecek bir veri olabilir mi?
genç bir mahalle imamıyla lafladık (cenaze arabası sohbetleri), imam efendiyi devamlı cimer'e şikayet ediyorlarmış, namazı yavaş kıldırdı, hızlı kıldırdı, eksik dua okudu, cenazenin yüzünü açtırmadı vs.. bu ihbarcılık illeti halkın yarısını esir almış durumda.
Dark birinci sezonu kağıt ve kalem elimde kalem şemalar çıkarak izledim. Araya zaman girince dönüp birinci sezonu yeniden izlemeden ikinciyi anlamadım. Şimdi üçüncü sezon çıkmış. Başlamaya korkuyorum 😱
Siyaseti red ettiğimiz zaman siyasi olmadığını iddia ettiğimiz kategorileri karşı çıkılamaz hale getiririz. Yaptığımız her eylem, her tercih siyasidir. Birer (etik) yurttaş olarak sorumluluğumuz siyaset yapmamak değil, neyi neden yaptığımızı söylemektir.
Annem babalar gününde babasının Demirel ile fotoğrafını paylaşmış. Özlüyorum diyerek. Dedem Adalet Partili olmaktan ölene kadar vazgeçmedi. Babam ise CHP’liydi. Ben büyürken evde yetişkin erkeklerin tek konuştuğu şey hep siyaset oldu. Benim için ise siyaset sevmek dedem ve