“Şampanyayı buza koydun mu?” bu cümle 1000 alternatif bağlam arasından her birinde sansürlenirdi, biri hariç. Alkolün televizyonda sansürlenmesinin tek sınırı onu ve içenleri şeytan olarak resmetmek. Bu durumun normalleşmesi sinirlerimi bozuyor.
Muhalefetin zoraki CB adayı
@kilicdarogluk
'nin 28 Mayıs bozgunundan sonra attığı twitlerin tek cümlelik kronolojik özeti:
1- GS tebrik
2- LGS
3- Milli takım tebrik
4- Can Atalay
5- Elektrik faturaları
6- Başsağlığı
7- Pendikspor tebrik
Açın bakın mübalağa yaptığımı
Güzel olduğu kadar komik bir gelişmeyi sizinle paylaşayım mı? Efes Pilsen, Acun Ilıcalı'nın takımı Hull City'ye sponsor olmuş. Türk asıllı bir firma, Türk asıllı bir takıma İngiltere'de sponsor oluyor. Burada ise bırakın futbola sponsor olmayı, marka bile kullanması yasak :)
2022-23 Eğitim yılının başlamasıyla birlikte Bilkent Üniversitesi kampüsünde açık / kapalı fark etmeksizin her alanda sigara ve tütün ürünlerinin tüketilmesi yasaklandı. Konu hakkında birkaç şey söylemek istiyorum 🧵
Bu artık katalog haline gelmiş bir yaşam tarzı müdahalesi pratiği. Şöyle ki;
1- Alkol, gençlik, kızlı-erkekli vs. üzerinden bir ahlaki üstduruş kur
2- Bu ahlaki üstduruşu, sanki tüm kamuoyunun zihniyetini yansıtıyormuş gibi STK’lara sattır
3- Kamu güvenliği, genel ahlak
Duygu 33 yaşında
Antakya Atatürk caddesi İnönü Ortaokulu karşısında bulunan 5 katlı Bursalıoğlu apartmanında enkaz altında Köpek havlaması duyan Şişecam arama kurtarma ekibi köpeğin sahibi Duygu’ya ulaştı.Duygu yaşıyor.
Birazdan çıkarılacak
Yasal bir ürünü üretenler, tüketenler ve satışa sunanlar resmen hem yasal hem de kültürel olarak zorbalanıyor. Bunun ahlak, kural, yasa ile açıklanır tarafı yok, çünkü zorbalık bu.
Türkçe bir etiket, Türk lirası üzerinden fiyatlandırma. Arkadaşlar, alkol tüketin veya tüketmeyin, devlete ve hatta muhalefete 7/24 neden Kıbrısta 22 TL verilen biraya burada 50 TL verdiğimizi sor-ma-lı-sı-nız.
Bilkent'in bölüm farketmeksizin her öğrencisine en büyük katkısı, ve onu Türkiye'deki diğer tüm üniversitelerden kati surette ayıran, nasıl paper okunur / yazılır ve en önemlisi nasıl atıf yapılırı ilk 2 döneminde öğrenciye kafasına basa basa öğretmek. Hatta öğrenemiyorsa bölüme
Polis, sahilde cips yemek yasaktır, saçları at kuyruğu toplamak yasaktır, küpe takmak yasaktır vb bir anons yapsa ne tepki verecek olursanız, aşağıdaki tür bir anonsla da karşılaşırsanız aynı tepkiyi vermelisiniz. Yatırım tavsiyesi değil.
Nargileden, nargile kültüründen, nargile içenden nefret edebilirsiniz. Umrumda da değil. Ancak bu habere alkış tutmadan önce aklınızda bulundurmanız gereken önemli birkaç nokta var;
1- Merkezî idareye bağlı Vali'nin temel hak ve özgürlüklere ilişkin yani kanunla düzenlenmesi
Alkol yasağı nasıl “gelir” ki? Kanun, genelge, valilik kararı olmadan, sadece 1-2 polis size “alkol satamazsınız” diyince alkol yasağı “gelmiş” olmuyor. Bir karar varsa, lütfen kararı açıklayın da kamuoyu tepkisini doğru yere yöneltsin. Eğer bir karar yoksa, ki olsa bile hukuka
Nilüferlilerin ve geyikseverlerin heyecanla beklediği bu yıl 1-2-3 Eylül’de 7.’sini düzenlemeye hazırlandığımız Nilüfer Müzik Festivali’ne, kamp ve alkol yasağı geldi. Bu nedenle 7. Nilüfer Müzik Festivali’ni iptal etme kararı aldık. Bu engellemelere karşı gerekli hukuki
İktidarın vergi zammına değer gördüğü mal ve hizmetler;
- Alkol
- Sigara
- Yurtdışı çıkış harcı
- (Yurtdışından getirilen) telefon
- Pasaport harcı
- Vize harcı
Arkadaşlar 😄 bu vergi zammı değil, kültür savaşı 😅
"Aman bize alkolik/ayyaş demesinler" diye alkole karşı uygulanan her türlü kısıtmaya sessiz kalıp, alkol kullananlara karşı söylenen hiçbir lafa ses çıkarmayan siyasetçilerin Türkiye'de alkol politikalarının vergisinden yasağına bugüne gelmesinde payı çok büyük.
Çok fazla dile getirildi ancak hala söylemeden duramıycam: Sabahtan beri KOCA BİR ŞEHİRDEN tek bir telefon dahi düşmedi. KOCA BİR ŞEHİR. Telefonlar düşmüyor sevdiklerimize aracının aracısının aracısıyla uğraşıyoruz kabus bu. Deprem doğal felaket ama bu altyapısızlık da doğal mı?
Türkiye'de son on yıldır oluşan siyasî atmosferin bireysel özgürlük müdahalelerine yönelik yaklaşımı tek bir ifade ile özetlemek gerekirse şöyle derdim: oldu bitti.
Konuya ilişkin ilk problem, bireysel özgürlüklere yönelik yapılan müdahalelerin birer ahlâkî üstduruş teşkil etmesi. Bu, beraberinde yasağı savunmayı politically correct hâle getiriyor, yasağa karşı toplumsal ve siyasal muhalefeti imkânsız kılıyor.
Özellikle alkol ve sigara tüketimine yönelik müdahaleler ile alıştığımız bu süreç geçtiğimiz aylarda müzik yasakları, konser iptalleri ile boyut değiştirmiş gözükse de özünde hepsinin aynı pratikten ileri geldiğini düşünüyorum.
Türkiye’de gençler olarak maruz kaldığımız siyasetsizlik, ekonomik ve kültürel baskı yetmezmiş gibi bir de tüm çalışma hayatımız boyunca 45 yaşındaki emeklilikleri finanse edicez. Oy uğruna geleceğimiz kapışılıyor. Denklemin tek kaybedeni biz gençler. Vallahi yıldım.
Kısacası bu yasak, Türkiye'nin son 10 yıllık siyasi atmosferine uygun, ancak bireysel hak ve özgürlüklere bir o kadar uzak bir uygulamadır. Okulumuzun bize öğrettiği ve gururla taşıdığımız değerlerle bağdaşmamaktadır.
Armağan Çağlayan çok büyük olasılıkla Özel’e Diamond Tema’yı soracak. Özel de ifade özgürlüğü, gençlerimiz vs diyip geçiştirecek ve konu kapanacak. Peki konu kapanmış olacak mı? Siyasetçiler için belli ki evet, ama biz gençler için inanın hayır. Ortada ölüm tehditleri alan ve
22 yaşında yüksek lisans öğrencisi kız arkadaşım kaldığı yurt odasında boş bir şarap şişesi unuttuğu için başıma bir şey gelir mi diye soruyor. Gençlere çocuk muamelesi yapan bir sistemi aşmadan sorumluluk sahibi ve özgür bireyler nasıl yetişecek? 🧵(1/4)
Bir kitap dosya, sadece 3 gün için vasat bir Avrupa ülkesine “vallahi ülkeme geri dönücem, sizde kalmıycam” demek için. Ama dış politikası iyi hacum 😂🧐
Bilkent Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden, ancak ne kadar çabalasa da Türkiye’nin dahi en iyi kampüslerinden değil. Bilkent kampüsünde yapılacak en iyi aktivite kütüphaneden yurtlar servisine yürümek o kadar. Gerisi bile isteye yok edildi.
Her ne kadar okulun "Dumansız Kampüs" politikasından haberdar olsak da, bize imzalatılan sözleşme bir Genel İşlem Şartı idi ve okula kaydımızın yapılması imzalamıza bağlıydı. Buradaki fahiş hataları anlamak için hukukçu olmaya gerek yok.
Sigara tüketimi yasal bir özgürlük pratiği. Bunu sabaha kadar tartışsak da sigara tüketiminin bir hak ve özgürlük olmadığına mutabık kalacağımız bir ortam düşünemiyorum. Öyleyse kısıtlanması, Anayasa ve insan hakları mevzuatına uygun şekilde ancak olabilir, aksi hukuksuzdur.
Üniversite festivallerinde alkol tüketiminin yasaklanması, alkol tüketecek bireyin alkol tüketmesinin önüne geçmiyor, yalnızca kısa zamanda çok daha fazle etki yapacak "daha zararlı" alternatiflere yönlendiriyor gençleri.
Arada kaynamasın, eğer yabancı uyrukluların vatandaşlık kazanımı fotoğrafta olduğu gibi sistematize bir biçimde ayağa düşmüşse muhalefet iktidara hiç heves etmesin. Zira seçimde oy vereceklerin kahir ekseriyeti bırakın anketleri, kamuoyunun dahi parçası olmayabilir.
“Topluma ve medeni yaşama bu denli uzak kısıtlamalar”dan biri olan alkollü içkilerin reklam yasaklarına ilişkin hazırladığımız bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Daha fazlası için
@AlkolPolitika
hesabından takip edebilirsiniz :)
Bilkent'te "Dumansız Kampüs" olarak adlandırılan uygulama, Yönetmeliğin yanı sıra 18 girişli öğrencilere birer sözleşme imzalanması suretiyle hayata geçirildi. Ancak bu sözleşmeye ve hukukî etkilerine dair biz öğrencilere hiçbir bilgilendirme yapılmadı.
TRT’de bu diziler yayınlanırken millet alkolik miydi: Hayır
TRT’de bu diziler yayınlanamazken millet alkolik mi: Hayır
TRT’de bu diziler yeniden yayınlansa millet alkolik olur mu: Hayır.
3 zaman kipi, 3 hayır. Çünkü mesele ne alkol, ne alkolizm. Mesele kültür savaşı.
Uygulama, parça parça hayata geçti ve sigara içmeye müsait alanlar her sene biraz daha daraldı. Ancak en küçük hâlinde bile, sigaranın tamamen yasaklanacağı açıkçası ben dahil birçok Bilkenterın aklından geçmiyordu.
Doğru vaat. Ülkenin en iyi üniversitelerini kazanmış gençler, hayatlarının en güzel yıllarını yaşayacakken devlet onlara ebeveyncilik oynuyor. Gençler yurda istediği saatte girer, istediğiyle, istediği gibi evlenir. Buna karışmak kimsenin haddine değil.
DSÖ’ye göre alkollü içki tüketimi katı regüle edilmeli, çünkü zararlı. Örgüt alkolün zararlarını *alkolün yasak olmasına rağmen* her ay yüzlerce kişinin öldüğü Hindistan’a, İran’a sormalı. Alkolün aşırı vergilendirildiği Türkiye de pek farklı değil. Neden böyle?
Ancak genel kanının aksine bu sigara yasağının dayanağı imzaladığımız o sözleşme değil, bir Yönetmelik, yani idari işlem. Sözleşme sadece göz korkutucu olarak orada. Sigara tüketimini bir bireysel özgürlük olarak değerlendirdiğimizde...
Ne zaman dünyadaki şarap ihracat rakamlarını görsem derin bir iç çekerim. Dünyanın en güzel bağlarına, üzümlerine sahip güzel ülkemizin potansiyelinin temelsiz ahlâk politikalarıyla heba edilmesi tam bir trajedi. 🇹🇷 bu listenin en başında olmayı hak ediyor.
İşte bira endüstrisi de, son zamanlarda kendi "köpek öldürenleri" yaratma düşüncesinde. Pejoratif anlamı bir kenara bırakacak olursak amaç çok basit: düşük alkol, ucuz fiyat. Tabii ki sebebi ifade ettiğimiz nispî ÖTV'lendirme. (5/12)
Türkiye'deki kitap fetişizminin eşi benzerini görmedim. İnsanlar kafayı yemiş ya. Kitabın sadece ama sadece bir sinyalleme aygıtı olarak görüldüğü başka bir kültür varsa buyrun gösterin. Şu twiti linçleyenlerin kitaplığının okunmamış HYA klasikleriyle, berbat çevrilmiş felsefe
Anayasa'da öngörülen usul açık ve net: Hakkın özüne uygun, ancak kanunla sınırlama (AY m. 13). Ancak usule ilişkin bir diğer önemli şart ise insan hakları doktrinindeki 3 partili test, yani kısıtlamanın kanunî olması, meşru olması ve ölçülü / gerekli olması.
Ne oldu da "zarar azaltma" politikaları bırakılıp "mutlak yasakçılık" politikalarına geçildi, bu cevaplanmaya muhtaç bir soru olarak akıllarda kalmaktadır.
Alkollü içkiler arasında oldukça özel bir yere sahip olan, ülkemizde en çok tüketilen alkollü içki olmasının yanı sıra 30 sene öncesine kadar değil alkol, meşrubat sınıfında tanımlanan bira, son zamanlarda oldukça inovatif birtakım gelişmeler yaşıyor. (1/12)
2023 senesine gelinceye dek tecrübe ettiğimiz terditli azalım, ölçülülük ilkesiyle daha anlamlı bir uyum içindeydi. Sigarayı ancak açık / kapalı her alanda yasaklamanın ölçülülük ilkesiyle bağdaşır bir tarafı yok. Çünkü yapılabilecek onlarca alternatif uygulama, onlarca çözüm...
Sigara yasağının kanunî dayanağı, YÖK mevzuatında veya hatta AY'da öngörülen "pozitif koruma yükümlülüğü" olamaz. Son derece muğlak olan bu anlatım, kanunîlik ilkesine denk düşmediği gibi hukukî öngörülebilirliği de sağlamamaktadır.
Yasağın bana kalırsa en sakat tarafı ise ölçülülük / gereklilik ilkesi boyutundadır. Nitekim, söz konusu idarî işlemin demokratik bir toplum için gerekli olduğunu veya en az müdahale edici seçenek olduğunu asla ve asla düşünmüyorum.
Dün akşam seçim sonuçlarını CHP genel merkezinden takip ediyordum. Seçim sonuçlarına ve oradaki atmosfere dair söyleyebileceğim en önemli şey: Hayatımda ilk kez, bu kadar genç yaşıtımı bir arada, ağlarken gördüm. 🧵
Bu akşam (09.09.2023) saat 18:00'da, İstanbul Valiliğinin 18.08.2023 tarihli "alkol yasağı" olarak medyada geniş yer bulan ve hukuka açıkça aykırı genelgesine karşı özgürlüklerimizle birlikte haklarımızı korumak için planlanan
... varken çare mutlak yasakta bulunuyorsa, buna ölçülü diyemeyiz. Yasağın terditli olması, ölçülülük ilkesine uygun olduğu anlamına gelmiyor, ilkeden zaman içinde uzaklaşıldığı anlamına geliyor.
Hafifliği, kolay erişimi ve her ortama uyum sağlayabilmesi ile bira, Dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de açık ara en çok tüketilen alkollü içki. Ancak hem maktu hem de nispî vergilenmesi, onu son zamanlarda Türkiye pazarı için oldukça erişilmez kılıyor. (2/12)
Gerçekten tek bir idari otoritenin kararıyla tüm ülkede internete erişimi kısıtlayabiliyorlar ve muhalefetin buna diyecek tek bir sözü, yapacağı tek bir başvurusu yok mu? Allah yardımcımız olsun ya.
Bilkent kazanan arkadaşlar, tebrik ederim, Türkiye’nin en iyi üniversitesine hoşgeldiniz. Üniversiteniz en az 4 yıl boyunca size Türkiye standartlarında alabileceğiniz en kaliteli eğitimi verirken sıfır sosyal hayat sunacak. Özgürlüğün ve öğrenci hayatının akademik başarıyla
Demokratik toplumlarda özgürlükler ve regülasyonlar birer terazidedir. Bu terazi ne kadar dengede ise o kadar özgür ve medenî bir toplumda yaşıyoruz demektir. Bu konuda maalesef terazinin bir tarafı diğer tarafına çok ağır basıyor. Bunun ne anlama geldiği için.
CHP sözcüsü Faik Öztrak bugünkü vergi zamlarına itiraz etmiş. Hatta demiş ki, "Her 6 ayda bir zamlanan ÖTV otomatiğe bağladı". Faik Bey, ÖTV'yi "otomatiğe bağlatan" yasa 2013'te geçti. Siz maşallah 16 senedir ana muhalefete kazık çakmışsınız. Hiç mi utanmanız yok? Şöyle bir
Meşru gerekçeniz ne kadar sağlam olursa olsun, hak ve özgürlük kısıtlamaları yalnızca meşru gerekçeye bakmaz, hele ölçülülük ve kanunîlik prensibi bu denli sakatsa. Bu surette ben tartışmayı yalnızca sigaranın zararlı bir tüketim ürünü olduğundan hareketle...
Bira ve şarap, (III) no'lu ÖTV cetvelinde hem maktu hem de nispî vergilendirmeye tabi tutulan iki alkollü içki. Bu da aslında vergisinin alkol oranı ve satış fiyatı uyarınca artıp azalabileceğini işaret ediyor. (3/12)
Bilkent hazırlığın devam politikaları her 10 öğrenciden 8’ini şu veya bu şekilde mağdur etmiştir ama bir öğrencinin okulda ambülansla hastaneye kaldırıldığı gün yok yazılması sadece insafsızlık değil ayni zamanda idari dava konusu edilmesi gereken korkunç bir hak ihlali.
-Bilkent Devam Zorunluluğu Mağdurları 2. Bölüm-
Bilkent yönetiminin uyguladığı herhangi bir sağlık raporun bile kabul edilmediği insanlık dışı devam zorunluluğu politikası kabul edilebilir değildir!
Son yıllardaki alkol eğlence yasaklarının temel problemlerinden biri de bu. Paylaşımda kararı veren mercii dahi belirtilmiyor ki vatandaş doğru bir itiraz yükseltebilsin. Biri size “yasak” diyince sormanız gereken ilk soru “neden?” olmalı, ama 13 senedir öyle bir kamuoyu oluştu
Bir Türk’ün sahip olduğu takıma bir Türk bira markası İngiltere’de sponsor oluyor. Reklam filminde yine bir Türk sporcu oynuyor. Denklemde bu kadar Türk varken böyle bir denklemin Türkiye’de kurulamaması size de tuhaf ve saçma gelmiyor mu?
Acun Ilıcalı'nın sahibi olduğu İngiliz kulübü Hull City, takımın sponsorlarından EFES ile birlikte Ozan Tufan ve Pelkas’ın da yer aldığı bir video paylaştı.
Genç Deva Kadıköy, şu anın konjonktürüyle idrak etmesi oldukça zor olsa da tarihi öneme sahip bir işe imza atıyor. Türkiye’deki kısıtlayıcı alkol politikalarının en önemli tetikleyicisi olan “kamusal siyasetsizliğe” karşı parti kurumsal kimliğiyle bir itiraz öne sürmek inanılmaz
26 Kasım Pazar günü saat 16.00'da, Individual Choice Initiative Eş Kurucusu Çağın T. Eroğlu (
@eroglucagint
) devletin alkol politikalarını ve doğrudan yaşam tarzına müdahalelerini konuşmak üzere İlçe Başkanlığımızda olacak.
Müsait olan herkesi bekliyoruz. 💧🌱
Bu nedenle, örneğin "köpek öldüren" adı verilen ucuz şaraplar, genellikle düşük alkol oranıyla dikkat çekiyor. Değerli Levon Bağış'ın ifadesiyle "hiçbir şarap köpek öldürmez", nitekim yasal ve bandrollü ucuz şarapların sırrı da aslında bundan başka bir şey değil. (4/12)
Stadyumlarda alkollü içki tüketimi birçok gelişmiş ülkede tatbik edilen sosyal bir hak ve özgürlüktür. Ülkenin turizm potansiyeline ve ekonomisine katkısı örneklerle sabittir. Sapıtanları cezalandırmak varken hakkı kökten sınırlamak ölçüsüz bir tedbirdir.
Bilkent öğrencileri ve öğrenci kulüpleri felaketin ilk anlarından beri göz yaşartacak derecede insanî gönüllü ve etkili bir dayanışma sergiliyor. Rektörlüğün öğrencileri insanî kaygılar ile akademik kaygıları arasında seçime zorlamayacak bir karar alması gerekir acilen.
İstanbul’un bir çok noktasındaki bilboardlara bu gece Kemal Kılıçdaroğlu’nun fotoğrafları ve vaatleri asıldı.
Bu hareket ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun, aday olarak seçim çalışmalarına başladığı söyleniyor.
Dilerim ki yerli bira endüstrisi tüm bu yaratıcılıklarının karşılığını alıp fahiş vergi külfeti altında ezilmez, biz tüketicileri de memnun etmeyi sürdürür. Zorluktan yenilik çıkarmanın başarısı da ders kitaplarında anlatılır! (12/12)
Devletin, kurumların başımıza ebeveyn kesilmesini kabullenmeyeceğim. Bireysel sorumluluk özgürlüğe giden yoldaki en önemli değerlendendir. Bunu normalleştirmeyelim nolur. Hiçbir kurum bizim hayatımızdan, özgürlüğümüzden bizim kadar sorumlu değil. (2/4)
İnsan hakları literatürüne az çok hakim herkes “ticking bomb scenario’yu” ve bundan hareketle bir hukuk devletinin en tehlikeli kriz anında bile neden mutlak insan haklarından biri olan işkenceye uğramama hakkını askıya almayacağını bilir. Bu bilgiyi bir sağduyu haline getirmeli.
Halam VİLDAN ERAY, eşi MUSTAFA ERAY, kuzenlerim DUYGU ERAY ve ÜNSAL ERAY Atatürk Caddesi’nde 23 Temmuz İşhanı karşısındaki apartmanlarında ve Atatürk caddesinden aldığım tek haber yıkım. Bu iletişimsizlik, bu koordinasyonsuzluk, bu felaket bir kabus olmalı.
Kayıtlara geçsin: Türkiye'nin en popüler siyasî figürünün, muhalefetinse objektif olarak en önemli aktörünün hapis istemi ile yargılandığı karar duruşması günü, CHP Genel Başkanı bir twitle dahi olsa destek açıklamasında bulunmadı. Ne talihsiz ki, kendisi şu an Almanya yolunda.
Düşünsenize, yalnızca işten çıkıp bir bira içip kafa dağıtmak istiyorsunuz. Devlet “olmaz, içmeyeceksin” diyor, %300 vergi koyuyor. Toplum, “yaşam tarzına karışamam ama 😇 tövbe edersen sana altın” diyor. Yalnızca bi bira.
Düzeltme: İlk 2 dönemle de sınırlı değil. Bu işin daha HIST200'ü, sözel bölümler için PHIL 243-44'ü, sayısallar için HCIV'leri HUM'ları var. Biz bu okulu bir günde sevmedik.
İki ay önce deprem felaketinden kısa bir süre sonra Almanya'ya geldiğimde Gürcü ve Lübnanlı arkadaşlar kapıdan patır patır sıradan geçerken tüm dokümanlarımın hazır ve temiz olmasına rağmen polis kapıda katıldığım etkinliğin mailinden instagram sayfasına her şeye bakmış, saçma
Frankfurt’a geldim. Alman polisi uçağın henüz kapısında, vizesi olan Türk vatandaşlarına ahiret soruları soruyor. Bunu pasaport görevlisi zaten yapacak. Mütekabiliyet olmadığı sürece bu işin sonu gelmez.
AKP’den başka iktidar, Sn. Cumhurbaşkanımızdan başka yönetici görmemiş bir Z Kuşağı’yım. Ben küçükken, imrendiğim genç abiler konserlere gider, arkadaşlarıyla dilediği gibi eğlenir, şehir değiştirir gibi yurt dışına “kaçarlardı”. Bayram harcılığımızla Steam’den en kral oyunları
Arkadaşlar çekiliş yapalım mı? 🤩
Sn. Cumhurbaşkanımız geçtiğimiz 20 yılda biz gençler için yaptıklarını yorumlara yazan bir arkadaşıma “Teknofest Montu” hediye edeceğim.
Herkese iyi şanslar… 🚀
Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanının elle tutulmaz iddialarla yargılanmasını Fenerbahçe’nin Ziraat Kupasını kazanması kadar önemsemiyor. Yazıklar olsun ya.
Dağ kaçıncı kez daha fare doğuracak artık!? CHP’nin “koca” vizyon açıklaması, Ekrem İmamoğlu’nun attığı tek bir twit kadar konuşulmuyor. Türkiye siyasetini, halkı, gençleri heyecanlandıracak tek vizyon, doğru adayın çok geç olmadan artık sahaya inmesidir.
Şu kare, AK Parti'nin 20 yıllık alkollü içki karşıtı politikasından, üstüne basa basa söylüyorum, içkiyi pratik olarak yasaklamasından bile çok ama çok daha tehlikeli. Nokta.