O sabah uyandığında divanın altında dişleri dökülmüş bir böcek vardı ağzında bir şövalye ölüsü. Bir yılan yürüyordu merdivende çırılçıplak, siyah bir aynada dans ediyordu örümcekler ayakları yoktu. Mavi bir gölge şarkı söylüyordu pencerede gözleri koyuydu kalbi kırmızı.