Tanımadığım bir şair vefat etmiş. Bugün onlarca tweette ondan bahsedildiğini okudum. Kimisinin kirasını ödemiş, kiminin nikah şahitliğini yapmış, kimine türlü iyilikleri dokunmuş. Ama en etkilendiğim cümle şuydu, biri sadece tek cümleyle özetlemiş: İYİ BİLİRDİK
Depremzedeler için ücretsiz, telefonla, tek seferlik psikolojik destek hizmeti var aile bakanlığının (alo 183 üzerinden). Acil durumlarda da ulaşılabiliyor. Periyodik destek için de yönlendirme yapılıyor. Fakat hâlen pek bilinmiyor bu hizmet. Çevrenize yayabilir misiniz?
Öldükten sonra güzelliklerle, iyiliklerle anılmak ne kıymetli. İnşallah ben de öldüğümde, ardımdan iyi bilirdik denilir. Ve inşallah ben onların dediği gibi iyi biri olabilmişimdir.
İşte bunların hepsi nasip kızım. Kimse kimsenin rızkına engel olamaz. Artıramaz ya da eksiltemez. Sana ait olan seni bekler sakince. Koşma, koşarak varamazsın çünkü. Dur, geldin belki.
Bayramınız şen olsun. Allah gönlünüzü ferahlatsın, ruhunuzu genişletsin. Hayat; hoş bir rüzgar, varılmış bir ev, gülümseyerek bakan bir yüz gibi gelsin.
Bir türlü tutturamadığım bir yemek vardı. Artık çocuk oyuncağı. Çok yaptım çünkü. Nasıl olmaması gerektiğini öğrenecek yeterince tecrübem oldu. Bunu her yerde uygulayabilirsiniz.
Bazı hesaplar var, hemen kolonileşip bir başkasını eleştiri yağmuruna tutuyorlar.Bu tip kolonileşmeler beni aşırı rahatsız ediyor. İnsan kalabalıkken fark etmeden çok rahat atıp tutuyor. Ama bir durup düşünmek lazım. Gerçekten eleştirilecek şeyler vardır ama bunlar dalga geçiyor
Allah darda kalmışlara ferahlık versin. Çıkışı olmayan bir yerde olduğunu düşünenlere hayırlı bir çıkış, hüzne kapılanlara da hayırlı bir müjde bahşetsin. Göğsü sıkışıp da göğe bakanlara, kalbindeki umut zahmetsizce nasib olsun.
Herkese selamlar. Sizlere dünya için küçük benim için büyük bir adımından söz edeceğim. Mükemmeliyetçi yapımın üzerine giderek, biraz da kervan yolda dizilir diyerek ve arkadaşlarımın da sonsuz gazlamasıyla profesyonel hesabımı açmış bulunuyorum.
Gözünün ışığının söndüğünü, ferinin kesildiğini düşünmek devam etmeye yardımcı olacak bir bakış açısı değil. Güzel günler de gelir ve geçer, acı günler de. Güzel günler acı günleri telafi eder, acı günler güzel günleri anlamlandırır. Devam etmek için anlamlandırmaya mecburuz.
Kaygı korkudan daha yorucu. İçin kuş gibi neyden endişeleniyor belli değil. Daima bir güvensizlik, konfor alanına kaçış. Bir ertelemeci haller, bir mutmain olamamalar filan. Sonra özgüven düşüşü şeklinde ilerleyiş.
Size dua eden birilerinin olması, o varlığın verdiği huzur çok kıymetli. Büyükler hep der ki dua alınacak iş yapınca başkası dua etmese de duan edilmiş sayılırmış.
Bu hesapta psikolojiyle alakalı paylaşımlar yapmayı , kendime ve insalara iyi gelmesini umduğum konular paylaşıp zaman zaman da sorulara cevap vermeyi planlıyorum.
Kalabalıklar içinde bir yere ait olmayı başarabilmek ve kimsenin olmadığı bir dağın tepesinde de kendine yetme halinde olabilmek. İşte hayatın muazzam dengesi.
Karar vermek zorunda olmamak özgürlüğü, akışına bırakabilme özgürlüğü, kendin olma özgürlüğü, istediğin saatte uyuma ve istediğin saatte uyanma özgürlüğü, ötekine karışmadan kendin olma özgürlüğü
Bir arkadaşım - normal seviyede gördüğüm- utanç duygusu için, nasıl düzeltebilirim diye sormuştu. Sıfır utanç bir yaşamın daha özgüvenli durduğu gibi bir yanılgı var maalesef.
Kuralları seven ve uymaya çalışan biriydim. Sonra bana garip gelen bazı kurallar oldu. Halen daha gittiğim eğitim kurumlarında, kurallar kelimesinin ardına sığınıp mobing yapanlarla karşılaşıyorum. Dünyada ve dünyamda olanlara bakınca da; önemli olan yönetmelik değil, insanlık.
🇺🇸
Teksas Üniversitesi’nde öğrenciler ‘Filistin Şehitleri’ köşesi yapıyor.
Dekan gelip bu yaptığınız yönetmeliğe aykırı diye kaldırıyor.
Öğrenciler de dekan aleyhine kampanya başlatıyor.
Her şey olmak isterken hiçbir şey olamamak, her yeri özlerken hiçbir yerde kalamamak. Bu bizim problemlerimizden yalnızca biri. Bir de korkmak var ama onu sonra konuşuruz.
Yapmak zorunda olmak durumu midemi bulandırıyor. Ama öyle mecazen filan değil. Ödev, iş, toplumsal beklenti vs. Zorunda kalmaktan hiç hoşlanmıyorum. Hassas mideliler için zorundalıklar zordur.