Bugün Fatih Sultan Mehmet Han’a vasiyet borcunu ödediğimiz, Ona, İstanbul surları önünde şehadet şerbeti içen şehitlerimize olan utancımızı sildiğimiz, dünyaya “Tam bağımsızlık” ilan ettiğimiz büyük gündür... Ne güzel bir İstanbul... Ne güzel bir Cuma... Hayırlı mübarek olsun
Çok ilginçtir CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da "IMF'e gidelim, borç alalım" diyordu. IMF Beyazsaray'a 100 metre uzaklıktaydı. Perde arkasında onu yöneten CIA eski Başkanı ve ABD Dışişleri Bakanı Pompeo'ydu..
Fatih Sultan Mehmet'in torunları bugün Batı'ya "Yeter artık. Bundan sonra kararlarımı kendim alırım" mesajını veriyor, bunu dünyaya ilan ediyor. "Ben artık oyun kurucuyum, dünyadaki mazlumların, müslümanların hamisiyim.
Asırlardır Fransa'nın sömürdüğü Afrika ülkelerinin halkları Fransa'ya "DEFOL" derken, Türklere ve Türkiye'ye kapılarını ardına kadar açıyorlar. Yıllardır sömürülen kara Afrika'nın aydınlık yüzlü insanları Türkiye'yi "KURTARICI" olarak görüyor.
Bunlarda öngörü yok, geleceği düşünme, inşa etme diye zerre kadar plan ve fikir yok. Tek planları ve projeleri var. Bu memleket için çivi çakanları durdurmak, karalamak ve yerden yere vurmak.
Yüce Rabbim bu güzel gecenin hatırına ülkemizi tüm Türkiye düşmanlarının şerrinden muhafaza eylesin. Şehitlerimize ve tüm sevdiklerimize dua gecemiz,Regaip Kandiliniz mübarek olsun.
Pensilvanya Valisi “Bu bir darbe girişimidir” dedi. Pensilvanya valisi diyorsa doğrudur. Pensilvanya darbe uzmanlarına kucak açılan, darbecilerin ağırlandığı eyalettir. Tecrübe onlarda!
ABD bankalarında Libya'nın 100 milyar doları vardı. Avrupa bankalarında ise bloke edilmiş 700 milyar dolar... Hafter mağlup olur, Türkiye'nin desteklediği Trablus hükümeti kazanırsa muazzam paranın kontrolü ne olacaktı?
“Sevr anlaşmasının yıldönümünde denizde Sevr girişimini yüzlerine çarptık. Savaş istiyorsanız biz buradayız, hadi gelin dedik. Tarihi adımla meydan okuduk.
Bu mesaj gazcı NATO üyelerineydi.
Kıllarını kıpırdatamadılar."
Bugün "Batı ne der" kompleksinin tamamen toprağa gömüldüğü bir gündür. Tıpkı "Tanrı Uludur" diye değiştirilen ezanlarımızın tekrar aslına döndüğünde yaşadığımız coşkuya kavuştuk şükürler olsun.
SENE 1990. ABD'den yalvar yakar ikisi hibe, biri kiralık üç fırkateyn sözü alıyoruz. Havalara uçuyoruz. Karşılığında ülke olarak ne verdiğimiz meçhul. Ancak ABD sözünde durmuyor.
Sevgili Ağabeyim Mehmet Şekip Hazar Hak’kın rahmetine kavuşmuştur. Yarın Cuma Namazı sonrası Bursa Yenişehir’de defnedilecektir. Yüce Rabbim mekanını cennet eylesin. Tüm dostlardan Fatiha ve dua bekliyoruz
CHP İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu "Ben Atatürk'e Atatürk demem. Mustafa Kemal demeyi tercih ederim" dedi. Yine gülümsedim. Bunun ucu "Atatürk benim atam değil ki, niye Atatürk diyeyim"e kadar gidiyor. Kıyametin kopması lazımdı. Yine buz kestiler.
Artık ABD seçimlerinde bile "Türkiye ve Erdoğan" konuşulup, oy için bundan medet umar hale geliyorlarsa, bu ülkemizin dünya arenasında hangi noktaya yükseldiğinin en güzel delilidir.
2023’ün Türk ve İslam coğrafyasına, Türkiye Yüzyılına hayır bereket ve daha büyük kucaklaşmalar getirmesini dilerim. Hep birlikte Büyük Türkiye’de nice yıllara İnşallah
Miraç Kandiliniz mübarek olsun. Yüce Rabbim güzel gecenin hatırına büyük acılar yaşadığımız şu günlerde ölmüşlerimize rahmet, yakınlarına sabırlar, yaralılarımıza acil şifalar İhsan eylesin. Ülkemizi her türlü afetten ve kötülükten muhafaza, birlik ve beraberliğimizi daim eylesin
Bu ülkede cihan imparatorluğunun kurucusu Osmangazi Han'ın türbesinin kapısına bile kilit vuruldu yıllarca. Çağ açıp kapatan Fatih Sultan Mehmet Han'ın dahi kapatılmış türbesini ziyaret edemedi torunları senelerce.
Yakın gelecekte artık F-35'lere bile ihtiyaç kalmayacak. Hedeflere bomba ulaştırmak yeterli olacak. Bu nedenle dünyanın gözü insansız hava araçlarında patlama yapan Türkiye'nin üzerinde.
Herşeyi Batı'dan bekleyen, Batı'dan medet uman ittihatçı kafalara rağmen "Önce Türkiye" diyenler tarafından yönetiliyoruz. Allah'a şükür zayıfların üzerine çökmeyen bir ecdadın torunlarıyız..
Wuhan Viroloji Enstitüsü'nün, Gates Vakfı'na gönderdiği mail: "Enstitü yöneticisi Shi Zhengli, 19 Ekim 2019'da Coronavirüslü bir buz parçasını canlı hayvan pazarına bıraktı. Ancak etkisi hakkında henüz detaylı bir açıklama Çin devletinden gelmedi."
Cumhurbaşkanımızın bir kez daha seçildiği 28 Mayıs ve Çağ açıp çağ kapatan 29 Mayıs kutlu olsun. Türkiye Yüzyılı Fatih Sultan Mehmet Han’ın torunlarına hayırlı uğurlu olsun.
Dünyada "Türkler göklerde hakimiyet kuruyor" yorumları ayyuka çıkarken içimizde buna kahrolanlar zıpçıktı gibi ortaya fırlıyor. Dünya Sağlık Sektörümüzü ve Savunma Sanayiimizin büyük çıkışını alkışlıyor.
Tek umutları Erdoğan'ın gitmesi, "Batı ile iyi geçinme" vaadi veren 6'lı masanın iktidara gelmesi. Her şeyi öyle aleni yazıyorlar ki, artık "OHA lan size" diyeceğimiz günleri geride bırakmak zorunda kalıyoruz.
Abdülhamid Han'ın, ülkelerine hizmet etsinler diye Avrupa'ya eğitime gönderdiği gençler "Batı hayranı" ittihatçılar olarak geri döndü.
3 darbeyle, dünyaya karşı dengeli bir politika yürüten Abdülhamid Han'ı tahttan indirdiler.
"Yahu, kardeşim sağlık sistemimiz sizin çok sevip övdüğünüz o ABD ve Batı'dan kat kat iyi" dediğinizde çıldırıyorlar. "Nayır nolamaz... Bu iktidar döneminde daha çok ölüm olmalı... Bana ne bana ne" dercesine yırtınıp dövünüyorlar adeta..
3 ŞUBAT 1932... O gece bir gariplik vardı. Her taraf polisjandarma müfrezesi kaynıyordu. Hele Ayasofya'nın balkonlarına dizilmiş fötr şapkalı, puro tüttüren yabancı tipler kimsenin aklını almıyordu. Üst kat tamamen ecnebiler tarafından işgal edilmişti.
Boğaziçi Üniversitesi'nde "Bu rektörü istemezük" diye başlatılan eylemlerde 22 kişi tutuklanıyor. Polise saldıranların 20 tanesi okul öğrencisi olmayıp yukarıda bahsettiğimiz Suriye'deki toplantıya katılan örgütlerden bazılarının üyesi çıkıyor.
Hala da "Sınılarımız dışında ne işimiz var" diyen, o merdivenlerde dizilmişlerle aynı ağızdan konuşan muhalefetimiz, sömürgeci Batı adına aslan kesilmiyor mu bu memlekette?
UÇAK yaptılar, bizi de ortak ettiler ama vermediler. Amerika'nın F'5'lerinden bahsediyorum. Bu karar Türkiye için bir milat oldu. Sen misin ambargo uygulayan, Türkiye tarihi bir kararla Yerli ve Milli Savunma Sanayii'nin kapısını sonuna kadar açtı.
Nobel ödülü almış dünyaca ünlü profesörler çıktı, "Corona laboratuvarda insan eliyle üretildi" dedi. Çin'den Amerika'ya sığınan bir başka ünlü doktor "Elimde belgeler var, virüs laboratuvarda üretildi" diye konuştu.
Bir zamanlar Amerika'da 2. Dünya Savaşı'nda kullanıp hurdaya çıkarmaya hazırlandıkları uçak, gemi ve denizaltılar için kapılarda bekleyip yalvarıyorduk.
Zalimle zulm gören zalimle zulme dur diyen bir olur mu? 9 milyon nüfusu olan İsrail zalimleri,1 milyarı aşkın müslüman dünyasını Türkiye birleştirdiğinde ne yapacak? En büyük kabusları bu. O yüzden gazetelerinde sürekli “Eyvah Osmanlı Erdoğan’la geri dönüyor” çığlıkları atıyorlar
Kavga büyük... Mesajlar havada uçuşuyor. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo da İsrail'e gidip "Çin ile yakınlaşmanızdan rahatsızız" diyor açık açık. İki gün sonra Çin'in İsrail elçisi evinde ölü bulunuyor.
YÜCE Türk Milleti bir kez daha demokrasi ve istikrar dedi. Doğru adamla yoluna devam edeceğini tüm dünyaya haykırdı. Sandıktan diktatör çıkmayacağını, bunu argüman edinenlerin zavallı olduğunu yeryüzüne ilan etti.
Türkiye'yi gören Hindistan'ın da cesaretlenip S-400 siparişi verdiği hatırlatıyor. Yani dünyada birçok ülkeye ABD'ye "Hayır" diyebilme anlamında örnek olduğumuz hatırlatılıyor.
Bir baktık dün 103 Eski Türkiye'nin emekli Amirali darbe imalı bildiriyi yayınlayıverdi. Kanal İstanbul'a karşı çıkıyorlar "Boğazların uluslararası yönetimini" savunuyorlardı. Hem ulusalcı takılıyorlar hem de uluslararası boğazlara dem vuruyorlardı.
Amerika'da da Biden başkan oldu. Adam seçim öncesi kamera karşısına geçip vaadlerini sıraladı. Bu vaadlerden biri de Erdoğan'ı indirmekti. Ama bu defa darbeyle olmayacağının altını çiziyordu. Çünkü darbeyi denemişler analarının ölekesini görmüşlerdi..
Depremi yalan haber ve fotoğraflarla provoke edip siyasi ranta çevirenlere, “Enkaz altındayım yardım edin” diyerek sahte twit atıp kurtarma ekiplerini meşgul edenlere yazıklar olsun. Acının rantı olmaz. Acının vicdanı olur. Vicdanın da acısı...
Türkiye'nin artan gücü ve İngiltere dahil tüm Avrupa'nın Ankara'ya bağımlı hale gelmesi herifleri çıldırtıyor. Taksim'e cami yapmamıza bile deliriyorlar, gazetelerinden öfke kusuyorlar.
Böyle bir dönemde içimizden bazıları ve muhalefet "IMF'ten borç alalım" diye bastırıyor. Çok ilginç;
Ülke anahtarını teslim etmekten bahsediyorlar. Dünyada işi bilen tüm uzmanların "Türkiye uçacak" dediği bir dönemde hem de....
İçimizdeki "Ne işimiz var uçak gemisi ile" diyen ittihatçı kafalara rağmen ecdadın yönettiği üç kıtada gönül bağlarımızı Mehmetçik ile 100 yıl sonra tekrar düğümlüyoruz.
Cezayir ziyaretinde bir gazeteci Erdoğan'a "Türkiye Cezayir ilişkilerinde Osmanlı sömürgeciliğinden farklı ne var" sorusuna verdiği cevap ders niteliğindeydi. Erdoğan "Osmanlı sömürgeci olsaydı, sen bu soruyu bana Fransızca değil Türkçe sorardın" diyordu.
ABD ziyaretinde ortadan kaybolan, sonrasında "Hamburger yemeye gitmiştim" diyen bizim ana muhalefet lideri ve onun oturduğu 6'lı masa için ABD eski ulusal güvenlik danışmanı John Bolton'dan bir çağrı geldi.
Osmanlı'yı Hıristiyanlar aşkına yıkıp, Filistin'i Yahudiler aşkına verip, kendi tahtlarını korudukları için çocuk öldürenlere mal gibi bakarak gıklarını çıkarmıyorlar.
Türkiye seçimleri, dünyada söz sahibi olan ülkenin, 50 yıl geri veya ileri gitmesi sonucunu doğuracaktı. Zira muhalefet "Ne işimiz var dışarıda" diyordu. Savunma Sanayiini yargılamaktan bahsediyordu.
BİZDEKİ Batı hayranı ittihatçı kafalar, Osmanlı Cihan İmparatorluğu'nun yıkılışına yol açan bir numaralı nedendir.
Bu kafaların Batı aşkına içeriden çalışarak yıkılışı getirmeleri sadece bu topraklar üzerinde etki oluşturmamıştır.
Türk Savunma Sanayii'ne, İHA ve SİHA'ları ile yapılan başarılı operasyonlara, denizlere indirilen yeni savaş gemilerimize tüm dünyada methiye yağıyor. Şu anda yeni süreç "Lazer silahıyla 1 dolara nasıl uçak düşürebileceğimiz" konusu..
TÜRKİYE'YE, Avrupa, Asya, Afrika, Amerika kıtalarından devlet başkanı yağdı. Türkiye'nin Başkanı'na tebriklerini sunmak için ülkelerini yönetenler Ankara'ya hücum edip sıraya girdi.